Translation of "Implique" in Turkish

implique de prévoir les imprévus,

olasılıklar için planlama yapmayı,

Tout choix implique un renoncement.

Bir şeyi seçmek bir şeyden vazgeçmek anlamına gelir.

Cet emploi implique beaucoup de travail difficile.

Bu iş çok çalışma gerektirir.

La coparentalité dit que, si la parentalité implique des sacrifices,

Ortak ebeveynlik şunu der: Evet, ebeveynlikte fedakârlık vardır

Qui implique un équilibre entre la peur et la bravoure.

korku ve cesaret arasındaki denge bunun bir parçası.

C'est un puissant outil qui implique la vue et la perception

Öyle güçlü ki, hem görüşü hem de sezgiyi birleştiriyor

C'est que cela implique une vision de l'avenir qui est globalement établie.

geleceğin aslında belirlenmiş olduğuyla ilgili bir görüşü işaret eder.

Le meilleur à ce sujet est que cela implique de jouer avec des jouets.

Bunun en güzel yanı size oyuncaklarla oynama fırsatı sunması.