Examples of using "Essaye" in a sentence and their turkish translations:
O dener.
- Biz deneriz.
- Biz çabalarız.
- Deniyoruz.
Haydi. Bir dene.
Bunu dene.
- Keyif almaya bak.
- Hoşça vakit geçirmeye çalış.
Tom bırakmaya çalışıyor.
Tom çalışıyor.
Dakik olmaya çalış.
Bunu dene!
Karım uyumaya çalışıyor.
Tom beni kışkırtmaya çalışıyor.
Tom her zaman soğukkanlı olmaya çalışıyor.
Tekrar deneyin.
Her zaman imkansızı yapmaya çalışıyor.
Babam içki içmekten kaçınmaya çalışıyor.
Tom kilidi kırmaya çalışıyor.
Biraz gramer öğrenmeye çalış.
Onun yerine bunu dene.
Bu keki dene.
O kişi bir kitap okumaya çalışıyor
Riskini al ve onu yap.
O her zaman yeni bir şey dener.
Çoğunlukla beyniniz kelimeleri deşifre etmeye çalışır,
Boone Smith parsların zihniyetini incelemeyi seviyor.
- Devam et, onu şimdi deneyin.
- Devam et, onu şimdi dene.
Şimdi uyumaya çalış.
O, şarkı söylemeye çalışıyor.
Tom her zaman doğru olduğunu düşündüğü şeyi yapar.
Onun ne söylemeye çalıştığını bilmiyorum.
Kate parmak ucunda yürümeyi deniyor.
Direnmeye çalış.
Yüzmeye çalış!
Bunu onların bakış açısından görmeye çalışın.
Tom onu yapmaya çalışıyor.
Ellili yaşlardaki bu baba can havliyle kaçmaya çalışıyor.
Ve insanlarla bağımız olmadığı zaman, uğraşırız, bağ kurmanın bir yolunu buluruz
Bu konuda düşünmemeye çalışın.
Başka bir şey düşünmeye çalış.
Biraz daha az yemeye çalış.
Kendinizi kontrol etmeye çalışın.
Abur cuburdan kaçınmaya çalışın.
Savunmacı ahtapot, kavgadan kaçınmanın bir yolu
Sessizlik altın değerindedir ama sen bir yabancı dil öğrenmeye çalışırken değil.
Tom eski arabasını satmaya çalışıyor.
Onun hakkında endişelenmemeye çalış.
Her zaman insanların içinde en iyiyi görmeye çalış.
Tekrar deneyin.
Elinden geleni yapmaya çalış.
Çok gergin olmamaya çalışın.
O koltuğa otur ve kendini sakinleştirmeye çalış
Sanırım Tom'un ne söylemeye çalıştığını anlıyorum.
Yarın tekrar geç kalmamaya çalış.
Değiştiremediğin şeyler hakkında şikâyet ederek çok fazla zaman harcamaya çalışma.