Examples of using "Danse" in a sentence and their turkish translations:
Dans edelim mi?
Aoi dans eder.
Tom dans ediyor.
Dans edin!
Dansını sevdim.
Mary iyi dans edebilir.
Aoi iyi dans eder.
Onunla dans et!
Tom iyi dans eder.
Jenny samba dansı yapıyor.
Dans etmem.
Ben gerçekten kötü dans ettim.
Judy çok iyi dans eder.
Bu dansı alabilir miyim?
Artık dans etmem.
O bir dans stüdyosu çalıştırıyor.
En iyi arkadaşım gerçekten iyi dans ediyor.
Betty bir dans öğretmeni.
Bu dansı bana lütfeder misiniz?
Gel ve benimle dans et.
Dans etmekle ilgilenmiyorum.
Mary bir dans öğretmenidir.
- Dans etmediğimi biliyorsun.
- Dans etmediğimi bilirsin.
Ben senin tekno dans hareketlerini beğeniyorum.
Benim en sevdiğim dans tango.
Salonumda sürekli dans ederim.
Maymun para için dans ediyor.
Benimle dans et.
Dans dersleri alıyorum.
Seninle dans etmiyorum.
O çok iyi şarkı söyler ve dans eder.
Hiç kimse ayık dans etmez.
O dansı bilmiyorum.
O dans pistinde.
O, sekiz yaşındayken dans etmeye başladı.
Onun dans etmede iyi olduğunu düşünüyorum.
ve balo salonundaki dans pistinde bir gece
belki de "Dancing with the Stars" hoşunuza gidiyordur veya
O müzik ve dans okumak istiyor.
O müzik ve dans eğitimi almak istiyor.
Ben dans ediyorum.
Seninle dans etmemi gerçekten istiyor musun?
Bu öğleden sonra dans sınıfına gittin mi?
çocuğun dans kursu var, piano öğreniyor
"Dans edelim mi?" - "O hayır. Dans etmeyi beceremiyorum."
O, sekiz yaşındayken dans etmeye başladı.
Masanın üstünde dans etme hakkında bir kitap var.
Orada, uzakta, dans etmeye davet eden bir flüt sesi.
Modern dans? Artık bu dans değil, dansın gerileyişidir.
Her hafta Pazartesi ve Salı günleri piyano eğitimi, Çarşamba ve Cuma günleri dans.