Examples of using "Cloche" in a sentence and their turkish translations:
Zili çal.
Zili duydum.
Zili çaldım.
Bir şey doğru değil.
Zil çaldı.
Zil çalıyor.
Tom zili çaldı.
Kimse kapı zilini duymadı.
- Zile bastım zaten.
- Zili zaten çaldım.
Zil saat sekizde çalar.
Zili duymadın mı?
Onun herhangi bir sorunu mu var?
Tom'un bir sorunu var.
Kilise çanı çalıyor.
Yanlış bir şeyse, bana söyle.
Zil çaldı mı?
Zil henüz çalmadı.
O, kapı zilini çaldı.
Biz zilin çalışını dinledik.
Zili çalan kişi sen miydin?
Zil çaldı ve tren hareket etti.
Bir şey garip.
Zil çalar çalmaz gideceğim.
Biz buradan kilise çanını duyuyoruz.
Zil çaldığında öğretmen dersi sonlandırdı.
Zil çaldığında, öğretmen sınıfını paydos etti.
Bir şey çok hatalı.
Bir şey doğru değil.
O, çanı bir ışıkla değiştirdi.
Yanlış bir şey var mı?
Zil çaldı ve tren hareket etmeye başladı.
Zil çaldığında TV izliyorduk.
O içeri girdi ve aynı zamanda zil çaldı.
Bu resimde ne olduğunu görebiliyor musun?
Sanırım bir şey yanlış.
Ters giden bir şey mi var?
Kesinlikle bunda yanlış bir şey olmadığını umuyorum.
Beni istediğiniz zaman zili çalın.
Fiziksel olarak bir sorunu yok.
O, zil çaldıktan sonra geldi.
Telefonunda hatalı bir şey var mı?
Okula koştum, ama zil çoktan çalmıştı.
Burada bir terslik var.
Kilise çanını her sabah duyabiliriz.
Zil çalar çalmaz kalktık.
Bu televizyon seti ile ilgili bir sorun var.
Ön kapı zilinin çaldığını duydum.
Arabamda bir sorun var.
Bir şeyin oldukça doğru olmadığını hissetmeden geçemeyeceğim.
Kapı zili çaldığında ayrılmak üzereydim.
Sadece onun hakkında bana uymayan bir şey var.
Endişelenmeyin. Sizde bir sorun yok.
Bana bir şey yanlış gibi görünüyor.
Onun nesi var?
İşte senin sorunun bu.
Zil çalıncaya kadar hiç kimsenin sınıfı terk etmesine izin verilmez.
Nerede hata oldu? Böyle olmaması gerekiyordu.
E-postamda bir sorun var.
Herhangi bir şey yanlış mı?
Burada tuhaf bir şey oluyor.
- Neyin var?
- Senin sorunun nedir?
- Senin sorunun ne?
Yanlış olan bir şey var.
Onda yanlış olan bir şey yok.
Giyim tarzımın nesi var?
Ona ne oldu? O bunu neden yapıyor?
Sorunun ne olduğundan emin değilim.Şimdiye kadar ondan haber almalıydık.