Examples of using "Belles" in a sentence and their turkish translations:
Kızlarınız güzel.
o güzel insanlar
Ne hoş çiçekler!
Onlar güzel.
Ne güzel evler!
Ne güzel bacaklar!
hoş görüntüler ortaya çıkarıyor
O çiçekler güzel.
Kadınlar güzeldir.
Kızların güzel.
Bu fotoğraflar güzel.
Yıldızlar güzel.
Güzel taşlar topladı.
Harika sahiller,
Onun güzel bacakları var.
Güzel ellerin var.
Ne güzel dişlerin var!
Güzel güller için ne yazık.
Avustralyalı kadınlar çok güzeldir.
- Tüm kadınlar güzeldir.
- Bütün kadınlar güzeldir.
Bu görüntüler güzeldirler.
Güzel çiçekler için teşekkür ederim.
Şu güller çok güzeldir.
Fransız kadınlar güzeldirler.
Güzel fotoğraflar çektim.
Kız kardeşlerin ikisi de çok güzel.
Yalnızca güzel kadınları severim.
Bir sürü güzel çiçekler topladı.
En güzel cümleler nerededir?
- Çok güzel dudaklarınız var.
- Güzel dudakların var.
Cinderella'nın iki aşağılık üvey kız kardeşi vardı.
Bu tarlalar güzel ekinler üretir.
Mary ve Alice eltidir.
Onun için üç tane güzel gül seçti.
Erdemler ve kızlar güzel olduklarını bilmeden önce en güzeldirler.
Kaderimi senin güzel ellerine bırakıyorum.
bir adım daha yaklaşıyoruz.
Çiçekler bakmak için çok güzeldi.
O bana çok sayıda güzel fotoğraflar gösterdi.
Japonya'nın bir sürü güzel dağları var.
Güzel çiçeklerin dikenleri vardır.
Pamir'de yüksek ve güzel dağlar vardır.
Konuşması birçok güzel cümle içeriyordu.
Vazodaki çiçekler güzel.
Bu çiçekler güzeller, değil mi?
- Onun her iki kız kardeşi de güzeldir.
- Kardeşlerinin ikisi de güzel.
Bahçemdeki güller güzeldir.
O en güzel kızlardan biriydi.
Ana caddeler geniş ve güzel.
- Bu kitap birçok güzel resme sahip.
- Bu kitabın birçok güzel resmi var.
- Bu kitapta bir sürü güzel resim var.
o güzel insanlar kayıklara binip gittilerse
Fransız Rivierası kıyısının çok güzel plajları vardır.
Dağlar uzaktan daha hoş görünür.
Bu yıllık birçok güzel fotoğrafla süslenmiştir.
En güzel kızlar Litvanyalı'dır.
Tom hâlâ sana güzel şeyler mi alıyor?
Kız kardeşlerinin ikisi de senin kadar güzel mi?
O şimdiye kadar gördüğüm en güzel kızlardan biri.
Bu kayıtlarda bir sürü güzel şarkılar var.
Seçme diyor ki: "Bunlar güzel kızlar, uzun doğal saçları var,
Hava kararınca kapkaçın daha kolay olduğunu biliyorlar.
Paris dünyadaki en güzel kentlerden biridir.
Dürüstlük, dünyadaki en güzel şeylerden birisidir.
Mary oğlundan güzel çiçekler aldı.
Fransız Rivierasının plajları çok güzeldir.
Masaya koymak için birkaç güzel çiçek istiyorum.
Ukraynalı kızlar dünyanın en güzel kızlarıdır.
Bana güzel çiçekleri veren senin kız kardeşindi.
Kız kardeşlerinin ikisi de senin kadar güzel mi?
En güzel çiçeklerin en keskin dikenleri vardır.
Kabul masasında güzel çiçekler vardı.
Çince ve İtalyanca dünyanın en güzel dilleridir.
Adam eşi için güzel güller alıyor.
Sen güzelsin.
Tom sadece güzel kızlardan hoşlanıyor.
Bu çiçekler sadece güzel değil, aynı zamanda güzel kokuyorlar.
Onların her ikisi de güzel.
Dünyanın en güzel sanat koleksiyonlarından biri Louvre'da yer almaktadır.
Güzel insanlara bakıyoruz ve "vay canına, her şeyleri var!" diyoruz.
Japonya'da Kyoto ve Nara gibi güzel şehirler vardır.
O aktrisin dünyanın en güzel kadınlarından biri olduğunu düşünüyorum.
Onlar bana bir sürü güzel fotoğraflar gösterdi.
Bizim kasabamız ülkedeki en güzel kasabalar listesine eklendi.
Tom sahildeki bütün güzel kadınları fark etmekten kendini alamadı.
Size hoş vakit geçirteceğim.
Aşk sözcükleri bilmeyenler güzel sözler yazmaya kabiliyetsiz olmalılar.