Translation of "Article" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Article" in a sentence and their turkish translations:

- Relis cet article.
- Relisez cet article.

- Makaleyi yine oku.
- Sözleşme maddesini yine oku.

- Votre article m'a déçu.
- Ton article m'a déçu.

Makalen beni hayal kırıklığına uğrattı.

- Votre article est décevant.
- Ton article est décevant.

Senin yazın hayal kırıklığıydı.

J'apprécie ton article.

Makaleni beğeniyorum.

- C'est un article fort populaire.
- C'est un article très populaire.

Bu gerçek popüler bir madde.

- Pourquoi traduisez-vous cet article ?
- Pourquoi traduis-tu cet article ?

Bu makaleyi neden çeviriyorsun?

- J'ai été déçue par ton article.
- J'ai été déçu par votre article.
- J'ai été déçu par ton article.
- J'ai été déçue par votre article.

Makaleniz tarafından hayal kırıklığına uğradım.

J'ai apprécié cet article.

Bu makaleden hoşlandım.

Je rédige un article.

Bir makale yazıyorum.

Je veux écrire un article.

Bir makale yazmak istiyorum.

Cet article ridiculise les végétariens.

O makale vejetaryenlerle alay ediyor.

Cet article n'a aucune valeur.

Bu makale kıymetsizdir.

C'est un article très populaire.

Bu gerçek popüler bir madde.

J'ai beaucoup aimé cet article.

Ben bu makaleyi gerçekten beğendim.

C'est un article très informatif.

Bu çok bilgilendirici bir yazı.

Cet article est à vendre.

Bu makale satılık.

Aucun article ne fut emporté.

Hiç kimse göz kırpmadı.

- Est-il possible de réimprimer cet article ?
- Réimprimer cet article est-il possible ?

Bu yazıyı yeniden basmak mümkün mü?

- Cet article va affecter ma pensée.
- Cet article va affecter ma façon de penser.

Bu makale düşüncemi etkileyecek.

Voici un article paru en 1928.

İşte 1928 tarihli bir makale.

Vérifiez la véracité de cet article.

Bu makalenin doğruluğunu kontrol edin.

Cet article n'est plus en stock.

O eşya kalmadı.

A-t-elle lu cet article ?

O bu yazıyı okudu mu?

A-t-il lu cet article ?

O bu makaleyi okudu mu?

Ton article comporte beaucoup trop d'erreurs.

Raporunuz çok fazla hata içeriyor.

C'est un article d'une compagnie très connue.

Bu ünlü bir şirketten bir parça.

J'ai lu un article intéressant ce matin.

Bu sabah ilginç bir makale okudum.

Je présenterai un article à une conférence.

Konferansta bir rapor sunuyor olacağım.

Cet article est très intéressant. Lisez-le.

Bu makale çok ilginç. Onu oku.

- Cet article est plus intéressant que le précédent.
- Cet article de journal est plus intéressant que le précédent.

Bu gazete makalesi bir öncekinden daha enteresan.

Je dois terminer un article sur l'économie japonaise.

Japon ekonomisi hakkında bir yazı bitirmem gerekiyor.

L'auteur de cet article est un critique célèbre.

Bu yazının yazarı ünlü bir eleştirmendir.

C'est l'ordinateur sur lequel il écrit son article.

Bu onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır.

Cet article est plus intéressant que le précédent.

Bu makale öncekinden daha ilginç.

Tom lit un article sur le système solaire.

Tom güneş sistemiyle ilgili bir makale okuyor.

Le nom de mon pays s'écrit sans aucun article.

- Ülkemin adı hiç artikel olmadan yazılır.
- Ülkemin adı herhangi bir artikel olmadan yazılır.

Tom a écrit un article pour le journal scolaire.

Tom okul gazetesi için bir makale yazdı.

Elle a publié un article sur le blog hier.

Dün bloğa bir giriş postaladı.

Quoi qu'il arrive, je dois terminer cet article aujourd'hui.

Ne olursa olsun, bugün makaleyi bitirmem gerekiyor.

- Veuillez me dire ce que vous pensez de cet article.
- Dis-moi, s'il te plait, ce que tu penses de cet article.

Bu makale hakkında düşündüklerini lütfen bana söyle.

L'espéranto n'a qu'un article défini et n'a pas d'article indéfini.

Esperantoda belirsiz artikel yoktur ve sadece bir tane belirli artikel vardır.

- Avez-vous lu cet article ?
- As-tu lu cet article ?

Bu makaleyi okudun mu?

Tom a lu un article à propos du système solaire.

Tom, güneş sistemi hakkında bir makale okudu.

Un article concernant notre école a été publié dans le journal.

Okulumuz hakkındaki bir makale, gazeteye çıktı.

- Tu ne leur as pas dit que qu'il a écrit dans cet article.
- Vous ne leur avez pas dit ce qu'il a écrit dans cet article.

Onun o makalede ne yazdığını onlara söylemedin.

On parle de nous également dans un article de recherche récompensé appelé

Aynı zamanda ödül kazanan bir araştırma makalesinin konusuyduk.

Cet article me rappelle quelque chose que j'ai vu à la télé.

Bu makale bana TV'de gördüğüm bir şeyi hatırlatıyor.

Plus les gens achètent un article donné, plus son prix est élevé.

İnsanlar malların belirli bir öğesini ne kadar çok alırsa, onun fiyatı o kadar yüksek olur.

- Je suis tombé sur un article dans le journal sur ton nouveau projet.
- Je suis tombé sur un article dans le journal à propos de votre nouveau projet.

Gazetede yeni projenizle ilgili bir makaleye rastladım.

Tu ne leur as pas dit ce qu'elle avait écrit dans cet article.

Onun o makalede ne yazdığını onlara söylemedin.

- Vas-tu laisser ce papier et m'écouter ?
- Vas-tu laisser cet article et m'écouter ?

O gazeteyi bırakıp beni dinler misin?

Dan décida d'écrire un long article afin d'y exposer les transactions illégales de Linda.

Dan Linda'nın yasa dışı işlerini ortaya çıkarmak için uzun bir makale yazmaya karar verdi.

Tu ne leur as pas dit ce que tu as écrit dans cet article.

O makalede ne yazdığını onlara söylemedin.

Selon toi, quel article a été le plus lu cette année sur Wikipédia en japonais ?

Bu yıl Wikipedia'nın Japonca versiyonunda en çok okunan makalenin ne olduğunu düşünüyorsunuz?

Je peux traduire cet article en portugais du Brésil et le publier sur mon blog ?

Bu makaleyi Brezilya Portekizcesine çevirip kendi bloğumda yayınlayabilir miyim?

- C'est l'ordinateur sur lequel il écrit son article.
- C'est l'ordinateur avec lequel il écrit ses articles.

O, onun makalelerini yazdığı bilgisayar.

Cet article analyse à la fois les avantages et les inconvénients de la réduction des dépenses militaires.

Bu makale hem askeri harcamaları azaltmanın sakıncalarını hem de faydalarını analiz eder.

La presse ne peut pas nous ignorer éternellement. Tôt ou tard, ils feront un article à notre sujet.

Basın bizi sonsuza kadar görmezden gelemez. Er ya da geç bizim hakkında bir hikaye yapacaklar.

L'impact de la théorie d'Emmet sur la physique a été largement débattue, mais ce n'est pas le sujet de cet article.

Emmet'in fizikteki teorisinin etkisi çokça tartışılmış, ancak bu yazıda benim kaygım bu değil.