Examples of using "égaré" in a sentence and their turkish translations:
Onu yanılttım.
O bir kitap kaybetti.
Anahtarlarımı yanlış yere koydum gibi görünüyorum.
Ben güneş gözlüğümü kaybettim.
Bir yığın anahtar kaybettim.
Tom kayboldu.
- Kol saatimi kaybettim.
- Saatimi kaybettim.
Ben şemsiyemi kaybettim.
Tom pasaportunu kaybetti.
Gerçekten üzgünüm, ama atkını yanlış yere koymuş gibi görünüyorum.
Gözlüğümü kaybettim fakat onu bulmak için ona ihtiyacım var.
Silgini kullanabilir miyim? Benimkini kaybettim gibi görünüyor.
- Ben kayboldum ve otele geri dönüş yolumu bulmada zor bir zaman geçirdim.
- Kaybolup da otele geri dönmeye çalışırken epey zorlandım.
Sanırım aklım başka yerdeydi.