Examples of using "Vasta" in a sentence and their turkish translations:
Henüz taşındım.
O ilgi çekici.
Son nefesimle gideceğim.
O zamanlar çok gençtim.
Tam gece yarısı.
O korkutucu.
O bir ilham.
Ne fikir ama!
Ben henüz şimdi geldim.
Ne var ki bunu anlamak için yaş almak gerekiyor.
O sadece bir çocuk.
Onu düne kadar fark etmedim.
Ne akıllı bir adam!
İkiden sonrasına kadar gelmeyeceğim.
Sabah ikiye kadar uyumadım.
Mektubun daha dün elime ulaştı.
Ne ego ama!
İşte buna bir başarı denir.
İşim henüz başlıyor.
Ben az önce buraya vardım.
Tom öğleden sonra geç saatlere kadar uyanmadı.
Macera daha yeni başlıyor.
Sadece ben geri döndüm.
Ama bu daha birinci turdu.
Fakat bu çita çetesi işe daha yeni koyuluyor.
Ama henüz yolun çok başında.
Ama başkaları için... ...zorluklar daha yeni başlıyor.
Bu sabah buraya yalnızca ben geldim.
- Ben şimdi onu gördüm.
- Ben onu yeni gördüm.
Of, ne uzun cümleydi bu!
Yaklaşık öğleye kadar görünmedi.
Tom 30 yaşına kadar yüzme öğrenmedi.
Ancak şimdi... ...çoğu insan yataklarına yerleşince...
O çok düşünceli.
Tom otuz yaşına kadar araba sürmeyi öğrenmedi.
Tom on üç yaşına kadar okuyamıyordu.
Tom on üç yaşına kadar saati söyleyemezdi.
Hatasını fark etmeden önce bir gündü.
Tom otuz yaşına kadar Fransızca öğrenmeye başlamadı.
Tom otuzuna kadar şarkılar yazmaya başlamadı.
Bu canlı ışık olgusunu daha yeni yeni anlamaya başlıyoruz.
Biz aralık ayında veya belki şubat ayında biraz kar alacağız!
Az önce buraya vardık.
Tom on üç yaşındayken çalışmaya başladı.
Tom on üç yaşına kadar hiç bilgisayar bile görmemişti.
Tom on üç yaşına kadar yüzmeyi öğrenmedi.
Tom dün gece 2.30'a kadar uyumaya gitmedi.
Her antikor belirli bir bakteri veya virüsü hedef alır.
Tom yirmi dört yaşına kadar sürücü belgesini almadı.
Tom üç yaşına kadar ona kadar sayamazdı.
O görecek bir şey olacak.
Tom sadece on üç yaşındayken bizim için çalışmaya başladı.
Tom otuzuna kadar bir yazar olmaya karar vermedi.
Tom dadece beş yaşında ama okumayı biliyor.
Tom yirmi yaşına kadar trombon çalmaya başlamadı.
Tom otuzuna kadar ne olduğunu kimseye anlatmadı.
Tom dün gece üçten sonrasına kadar uyuyamadı.
Hızlıca kıyıya çıkmalıyım. Macera daha yeni başlıyor.
Az önce buraya geldim.
"Tom'u uzun zamandır tanıyor musun?" "Hayır, daha yeni tanıştım."
Bu iyi bir fikir.
Bu defa ilk kez özel bir villada kaldım, ve gerçekten olağan dışı bir şeydi.
Henüz sabahın beşiydi ama yine de aydınlıktı.
Tom on üç yaşına kadar evlat edinildiğini anlamadı.
Deney başarılı olmalı. Sonraki şans elli yıl içinde ortaya çıkacaktır.
Nedenini daha yeni yeni anlamaya başlıyoruz. Belki de av çekmek içindir.
İsviçre'deki kadınların 1970'lere kadar oy hakkına sahip olmadıklarına inanabilir misiniz?
Doğru, daha ayakkabılarını giyememişken; yalan, dünyanın öbür ucuna gitmiştir bile.
Bu savunma ancak karanlık çökünce belli olur. Resife mavi ışık vurunca neler olduğu gözler önüne serilir.
Ders 8:30'a kadar başlamaz.
Misafirlerim sadece dünden beri buradalar fakat şimdiden her şeyi silip süpürdüler.
Johnny sadece birkaç ay önce İspanya'ya taşındı, o henüz İspanyolca konuşmaya alışkın değil.
Fakat yağmur ormanının gece gürültüsünde iletişim kurmak zor. Kolugo'nun buna çözümü daha çok yeni keşfedildi.
O dilde bilimsel bir yazı okudum ve neredeyse her şeyi anladım ama başlangıç seviyesindekiler için yazılmış bir hikayeyi okumaya çalıştığımda hiçbir şey anlamadım.