Examples of using "Perheensä" in a sentence and their turkish translations:
Tom ailesini terk etti.
Bir baba ailesinin geçimini sağlar.
O, ailesini terk etti.
Ailesi tarlada çalışıyor.
...çünkü ailelerinin geçimini sağlamak zorundalar.
John mesleğini ailesinden daha önde tutar.
Tom ailesini kurtarmak için kendini feda etti.
Onun ailesi tamamen çok iyidir.
Parasını, ailesini ve arkadaşlarını kaybetti.
Tom ailesini zar zor besleyebiliyor.
O bütün noellerini evde ailesiyle birlikte geçirdi.
Ailesine bakmak için çok çalıştı.
Tom ailesiyle daha fazla zaman geçirmek istiyor.
Tom aile şirketini miras olarak aldı.
Tom'un ailesiyle arası iyi değil.
Tom ailesi ile çok az zaman harcar.
Şimdi Tom ve ailesi nerede yaşıyor?
Mary ve ailesi bizi uğurlamak için tren istasyonuna geldiler.
yapmaları gereken ilk şey eşlerini ve ailelerini davaya dâhil etmektir.
Onlar ailelerinin birbirini sevmediğini bulmuşlardı.
Tom ailesiyle daha fazla zaman geçirmek istiyordu.
Onlar ailelerinin geçinmediğini öğrendiler.
- Savaşta tüm aileni kaybetmenin nasıl olduğunu bilmiyorsun.
- Savaşta tüm aileni yitirmenin nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsun.
Tom ve ailesi bu haftanın başlarında 20 baş sığır sattı.
Tom ailesi ile birlikte Boston'da yaşıyor.
Tom ailesinin geçmişini araştırırken şaşırtıcı sırlar buldu.
Babası onların ailesi gibi aynı dini inançları paylaşmayan bir kızla onun nişanını tasdik etmedi.