Examples of using "Odottamaan" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un beklemesini tavsiye ettim.
Onun burada beklemesini rica ettim.
Beklemeye alışkınız.
Tom bekliyor olacak.
Bekleyemeyiz.
Affedersin, beklettim mi?
Sonra uzun bir bekleyiş dönemi geldi.
Seni beklettiğim için üzgünüm.
Sizi çok uzun beklettiğim için üzgünüm.
ve artık buraya sığınıp güneşin tam olarak batmasını bekleyebiliriz.
- Biz, erkekler kadınları beklemeye alışığız.
- Biz erkekler kadınları beklemeye alışkınız.
Uzun süre beklemek zorunda olmamalısın.
Tom'un birkaç dakika daha beklemesini istedim.
Ne kadar beklemek zorunda kaldın?
Lütfen oturun ve adınız çağrılıncaya kadar bekleyin.
Tom Mary'den onu kütüphanenin önünde beklemesini rica etti.
Yarına kadar bekleyebilir misin?
Tom oturdu ve bekledi.