Examples of using "Maailmaa" in a sentence and their turkish translations:
Gece dünyasını keşfettikçe...
Biliyorum ki bu şeylerin hiçbiri tek başına dünyayı değiştirmez.
- Dünyayı döndüren şey paradır.
- Dünyayı para döndürür.
O, dünyanın dört bir yanını gezdi.
Tom dünyayı görmek istedi.
Biyolojik çeşitlilik dünya çapında hızla azalıyor.
Onun adı tüm Dünyada bilinir.
Yakılan her kitap dünyayı aydınlatır.
Karanlıkta keşfe çıkarak... ...yeni davranışlar da ortaya çıkarıyoruz.
İngilizce dünya genelinde birçok ülkede konuşulur.
Tom'un dünyanın her köşesinde arkadaşları var.
Darwin dünyayı değiştirdi.
Boone Smith parsların zihniyetini incelemeyi seviyor.
İyi ya da kötü, televizyon dünyayı değiştirdi.
Numuneler tüm dünyadaki iki yüz sağlık kurumundan toplanmıştır.
Tüm dünyada kadınlar daha önemli sorunlarla ilgilenmiyorlar mı?" dedi.
Onun yerine tuzak tellerinden oluşan ağları aracılığıyla yoklar dünyayı.
Aynı anda bir sürü şeyle uğraşma.
...hayvanların, bu yeni gece dünyasını şaşırtıcı yöntemlerle nasıl fethetmekte olduğunu keşfediyoruz.
Romalılar ilk önce Latince çalışması gerekli olsaydı, asla dünyayı fethetme şansları olmazdı.
Tom dünyayı gezeceğini söylüyor.