Translation of "Jumala" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Jumala" in a sentence and their turkish translations:

- Hyvä Jumala!
- Herran jumala!

İsa Peygamber!

- Voi Herrajumala.
- Hyvä Jumala!
- Voi hyvä Jumala!
- Herranjumala!

- Oh, Tanrım!
- Tanrım!

Jumala loi maailman.

- Allah dünyayı yarattı.
- Tanrı dünyayı yarattı.

Jumala loi ihmiset.

Allah insanı yarattı.

Jumala meitä auttakoot.

Tanrılar bize yardım etsin.

Jos Jumala suo…

- İnşallah.
- Kısmetse.
- Allah'ın izniyle.

Jumala on olemassa.

- Allah vardır.
- Tanrı vardır.

Jumala ampui itsensä.

Tanrı kendini vurdu.

Jumala siunatkoon sinua.

Tanrı sizi korusun.

Jumala on kaikkivoipa.

Allah her şeye gücü yetendir.

Voi Jumala, auta minua!

Tanrım, bana yardım et!

Jumala, anna minulle kärsivällisyyttä.

Tanrım bana sabır ver!

Jumala auttakoot kuolevaista sieluasi.

Tanrı senin ölümlü ruhuna yardım eder.

Jumala loi ihmisen omaksi kuvakseen.

Tanrı insanı kendi suretinde yarattı.

Jumala loi taivaan ja maan.

Allah göğü ve yeri yarattı.

Helios on kreikkalainen auringon jumala.

Helios, Grek güneş tanrısıdır.

Antakoon Jumala meille hyvän illan.

Tanrı bize iyi bir akşam versin!

Uskotko, että Jumala on olemassa?

Allah'ın var olduğuna inanıyor musun?

Alussa Jumala loi taivaan ja maan.

- Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.
- Başlangıçta Tanrı gökleri ve yeri yarattı.

Vaara on ohi ja Jumala unohdettu.

Tehlike geçti ve Tanrı unutuldu.

En usko, että Jumala on olemassa.

Allah'ın var olduğuna inanmıyorum.

Miksi Jumala teki minusta niin kauniin?

Neden Tanrı beni bu kadar güzel yarattı?

Raha on uuden maailmanjärjestyksen ainokainen jumala.

Para yeni dünya düzeninin tek Tanrı'sıdır.

- Jumala siunatkoot Tatoebaa!
- Jumalan siunausta Tatoeballe!

Tanrı Tatoeba'yı korusun.

Loiko Jumala todella maan yhdessä päivässä?

Tanrı, dünyayı gerçekten tek bir günde mi yarattı?

Ihmiset uskovat, että jumala on olemassa.

İnsanlar tanrının var olduğuna inanırlar.

Kreikkalaisessa mytologiassa Ares oli sodan jumala.

Yunan mitolojisinde, Ares savaş tanrısıydı.

- Ja Jumala sanoi: "Tulkoon valkeus". Ja valkeus tuli.
- Jumala sanoi: "Tulkoon valo!" Ja valo tuli.

Tanrı, "Işık olsun" diye buyurdu ve ışık oldu.

Jumala parantaa sinut, ja lääkäri saat rahat.

Allah seni sağlıklı yapar ve doktor paranı alır.

Raamatun mukaan Jumala loi maailman kuudessa päivässä.

İncil'e göre Allah dünyayı altı günde yarattı.

- Herran pieksut!
- Herran jestas!
- Voi hyvä jumala!

Aman Allahım!

Jumala, suojele minua ystäviltäni! Viholliset hoidan omin nokkineni.

Tanrım beni yeter ki arkadaşlarımdan koru, düşmanlarımın icabına kendi başıma da bakabilirim.

Onko sinusta koskaan tuntunut, että jumala on hylännyt sinut?

Hiç Allah tarafından terk edildiğini hissettin mi?

Jumala, anna minulle siveyttä ja pidättyvyyttä, mutta älä vielä.

Tanrım, bana iffet ve ölçülülük ver, ancak henüz değil.

- En usko Jumalan olemassaoloon.
- En usko, että Jumala on olemassa.

Tanrı'nın var olduğuna inanmıyorum.

Jumala ei ole pilvissä kultavaltaistuimella nököttävä rajallinen yksilö. Jumala on kaikessa vaikuttava puhdas Tietoisuus. Ymmärrä tämä, ja siksi hyväksy sekä rakasta jokaista tasavertaisesti.

Tanrı altın bir tahtta bulutların içinde yalnız oturan sınırlı bir kişi değildir. Tanrı her şeyin içinde yaşayan saf Bilinçtir. Bu gerçeği anlamak için, herkesi eşit kabul etmeyi ve sevmeyi öğrenin.