Translation of "Warm" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Warm" in a sentence and their turkish translations:

- I am warm.
- I'm warm.

Ben sıcakladım.

- It is warm.
- It's warm.

Hava sıcak.

And warm.

...ve sıcacık.

Warm greetings!

İçten selamlar!

Keep warm.

Sıcak tut.

Warm wishes.

En içten dileklerimle.

It's warm.

- O ılık.
- O ılıktır.

- Let's go someplace warm.
- Let's go somewhere warm.

Sıcak bir yere gidelim.

Wear warm clothes.

Sıcak giysiler giyin.

It's still warm.

Hava hâlâ ılık.

Keep it warm.

Onu sıcak tutun.

Go warm up.

Isınmaya git.

I feel warm.

Sıcak hissediyorum.

It's unusually warm.

Fevkalade sıcak.

It's warm today.

Bugün sıcak.

Tom kept warm.

Tom kendini sıcak tuttu.

Tom was warm.

Tom samimiydi.

It looks warm.

Sıcak görünüyor.

You look warm.

Cana yakın görünüyorsun.

Wool is warm.

Yün sıcaktır.

- It has become very warm.
- It's become very warm.

Çok sıcak oldu.

- It's very warm today.
- It is very warm today!

Bugün hava çok sıcak.

- Do you feel too warm?
- Are you too warm?

- Çok sıcakladınız mı?
- Çok sıcaklıyor musun?

- It is pretty warm today.
- Today is very warm.
- It's very hot today.
- It's pretty warm today.

Bugün oldukça sıcak.

The air became warm.

Hava sıcak oldu.

It's nice and warm.

Bu güzel ve sıcak.

The weather became warm.

- Hava ılık oldu.
- Hava ılıdı.

This winter is warm.

Bu kış ılık.

It seems warm outside.

Dışarıda hava sıcak görünüyor.

Her skin was warm.

Onun teni sıcaktı.

Today is very warm.

Bugün çok sıcak.

The room was warm.

- Oda sıcaktı.
- Oda ılıktı.

I'll keep it warm.

Onu sıcak tutacağım.

It's moist and warm.

Nemli ve sıcak.

The water was warm.

Su sıcaktı.

His skin was warm.

Onun cildi sıcaktı.

The sand was warm.

Kum sıcaktı.

The sand is warm.

Kum sıcak.

It's unusually warm today.

Bugün aşırı derecede sıcak.

I'll keep you warm.

Ben seni sıcak tutacağım.

It's fairly warm today.

Hava bugün oldukça sıcak.

It's warm in here.

Burası sıcak.

The house is warm.

Evin içi ılık.

Rinse with warm water.

Ilık su ile durulayın.

Eat while it's warm.

Sıcakken yiyin.

Were dinosaurs warm-blooded?

Dinozorlar sıcakkanlı hayvanlar mıydı?

It's quite warm today.

Bugün oldukça sıcak.

This sweater is warm.

Bu kazak sıcacık.

This coat is warm.

Bu ceket sıcak tutuyoır.

Hey, it's still warm.

Hey, hava hâlâ sıcak.

Warm up some water.

Biraz su ısıt.

It was warm yesterday.

Dün hava sıcaktı.

It was still warm.

Hava hâlâ sıcaktı.

It'll get warm soon.

Yakında hava ısınacak.

Keep your home warm.

Evinizi sıcak tutun.

Her lips were warm.

Onun dudakları hararetliydi.

His lips were warm.

Onun dudakları sıcaktı.

It's very warm here.

Burada hava çok sıcak.

Mammals are warm-blooded.

Memeliler sıcak kanlıdırlar.

Is your room warm?

Odanız sıcak mı?

Are you warm now?

Şimdi ısındın mı?

Are your slippers warm?

Terliklerin sıcak mı?

Let's go someplace warm.

Sıcak bir yere gidelim.

- The water is hot.
- The water is warm.
- The water's warm.

Su sıcak.

- The water is lukewarm.
- The water is warm.
- The water's warm.

- Su sıcak.
- Su ılık.

- Thank you for your warm welcome!
- Thanks for your warm welcome!

- Sıcak karşılaman için teşekkürler.
- Sıcak karşılaman için teşekkür ederim!

- It is nice and warm today.
- It's nice and warm today.

Bugün güzel ve sıcak.

- It's warm enough to swim.
- The water's warm enough for a swim.

Su yüzmek için yeterince sıcak.

- Tom put on a warm sweater.
- Tom put on a warm jumper.

Tom bir kazak giydi.

- It is warm.
- The weather is hot.
- It's warm.
- It is hot.

Hava sıcak.

Okay, dry-ish, but warm.

Pekâlâ, kurudu sayılır ama sıcak.

The stew is still warm.

Güveç hâlâ sıcak.

Rice grows in warm countries.

Pirinç ılıman ülkelerde yetişir.

You should keep yourself warm.

Kendini sıcak tutmalısın.

It was a warm day.

Bu sıcak bir gündü.

He has a warm heart.

Onun sıcak bir kalbi vardır.

It's warm enough to swim.

Yüzmek için yeterince sıcak.

Rice grows in warm climates.

Pirinç sıcak iklimlerde yetişir.

It's warm under the blanket.

Battaniyenin altında sıcaktır.

Today the sea was warm!

Bugün deniz sıcaktı!

Tom is warm and generous.

Tom sıcakkanlı ve cömerttir.

Flowers grow in warm countries.

Çiçekler sıcak ülkelerde yetişirler.

It is rather warm today.

Bugün oldukça sıcak.

The water's not very warm.

Su çok sıcak değil.

It's too warm in here.

Burada hava çok sıcak.

It was a warm night.

Sıcak bir geceydi.

It's warm all year here.

Burası tüm yıl sıcak.

Warm this morning, isn't it?

Bu sabah sıcak değil mi?

It's warm today, isn't it?

Bugün sıcak, değil mi?