Examples of using "Unforgettable" in a sentence and their turkish translations:
Bu unutulmaz.
Sen unutulmazsın.
Tom unutulmaz.
Unutulmaz bir tatildi.
Unutulmaz bir olay cereyan etti.
Unutulmaz bir deneyimdi.
Unutulmaz bir tatildi.
Dünkü parti unutulmaz bir taneydi.
Bu gezi unutulmaz bir macera oldu.
Onu öpmek büyülü, unutulmaz bir andı.
Cusco'da unutulmaz iki hafta geçirdik.
Başka birine karşı olan iyiliğiniz unutulmaz.
Düğünün muhteşem ve unutulmaz olacak.
“Le Cirque du Soleil” çocuklar için unutulmaz bir gösteridir.
Yediğim en unutulmaz yemekti o.
- Bu, ilk kez birbirimizle tanıştığımız unutulmaz yerdir.
- Burası ilk kez karşılaştığımız unutulmaz yer.