Examples of using "Trucks" in a sentence and their turkish translations:
tırlar, uçaklar, gemiler...
İki kamyon çarpıştı.
İnşaat kamyonları gürültülü.
Kamyonları, uçakları, kağnı arabalarını tartabiliriz.
Sürerken her zaman kamyonlardan kaçınırım.
Arabalar, otobüsler, kamyonlar; hepsi birer araçtır.
Kamyonları garaja doğru sürüyoruz.
Buralarda birçok insan kamyon sürer.
Ordu kamyonları konvoyu yolu kapatıyordu.
Araba sürerken kamyonlardan ve diğer araçlardan uzak durun.
Bu yol kamyonların geçemeyeceği kadar çok dar.
Neden bizim binanın önünde itfaiyeler var?
Onlar kamyonu deprem mağdurları için acil yardım malzemeleri ile yükledi.
Evimin arkasındaki sokak, dağıtım kamyonları için çok dar.
Kamyonetler Kuzey Amerika'da popüler ama Avrupa'da değil.
Hangi otoyola karar verirsen ver, arabalarla ve kamyonlarla dolu olacaktır.
Cadde kamyonlar için çok dar.
Kasaba yeniden hayata dönecek, iş makinaları yollarda olacak.
Eyaletler arası sınırlarda, kamyonlar dolusu mallar sonu gelmez kuyruklarda beklemek zorunda.
Tom bir kamyonet sürmeye alışık ama o gerçekten büyük kamyonlardan birini asla kullanmadı.
Bir Florida şehri sokaklardaki tuzlu suyu emmek için vakum hortumları ile donatılmış tanker kamyonları göndererek düzenli gelgit sel baskınına karşılık veriyor.