Examples of using "Tracked" in a sentence and their turkish translations:
Polis, Fadıl'ı izledi.
Polis, Sami'nin izini arayıp yakaladı.
Polis, Dan'in kız arkadaşı Linda'nın izini sürdü.
Polis, Fadıl'ı Khalifa Otel'ine kadar izledi.
Polis Tom'u evine kadar izledi.
Casus uydular gerçek zamanlı olarak kamyonu takip etti.
Tom eski ve akordu bozuk bir piyano buldu.
Jeolojik zamandan günümüze kadar
Web'de sörf yaptığında web siteleri tarafından izlenebilirsin.
İnsanlık yüzyıllar boyunca yıldızlar, güneş ve evreni izledi.