Examples of using "Psychiatric" in a sentence and their turkish translations:
Onu bir akıl hastanesinde koy!
Sami üç ayrı psikiyatrik değerlendirmeye tabi tutuldu.
Sami, Leyla'nın psikiyatrik durumunu daha da kötüleştirdi.
Tom bir akıl hastanesine götürüldü.
Bir psikiyatrik bozukluk için tedavi oldum.
Sami bir akıl hastanesine gönderildi.
Sami bir akıl hastanesine yerleştirildi.
Babam bir ruh ve sinir hastalıkları hastanesine teslim edildi.
Bu bir akıl hastanesi değil, bu bir psikiyatri hastanesi.
Tom psikiyatri hemşiresi olmak için eğitim görüyor.
Sami onun psikiyatrik sorunları nedeniyle Leyla'ya yardım etmeye çalıştı.
Daha önce hiç ruh sağlığı hastanesine yatırılmış mıydınız?
ve bir psikiyatri hastanesinin özel koğuşunda çalıştım
İnternetin aşırı kullanımı tıbbi veya psikiyatrik bir sorun değildir.
Tom şiddetli delilik nedeniyle bir psikiyatri hastanesinde hapsedildi.
O belirsiz bir süre için bir akıl hastanesine gönderildi.
Paris sendromu bir tür kültür şokudur. Şehrin moda merkezi imgesine kapılıp Paris'te yaşamaya başlayan, sonrasında yerel adetlere ve kültüre iyi uyum sağlayamayıp, zihinsel dengesini yitiren ve depresyona yakın belirtiler gösteren yabancıları tanımlamak için kullanılan psikiyatrik bir terimdir.