Examples of using "Condition" in a sentence and their turkish translations:
Bir durum var.
Tom'un durumu daha da kötüleşti.
Tom'un durumu nedir?
Biz iyi durumdayız.
Tom'un durumu hızla kötüleşiyor.
Bir şartları vardı
Hiç halim yok
Durumunuz ciddi değil.
Bu geçici bir durumdur.
Onun durumu kritik.
Diğer koşul nedir?
Bu durum sorun yarattı.
Tom'un durumu ciddi değil.
İyi durumdayım.
Hastanın durumu düzeldi.
Tom'un durumu bilinmiyor.
Roosevelt'in durumu hızla düzeldi.
Durum olumlu görünüyor.
- Tom'un durum kötüye gitmektedir.
- Tom'un durumu kötüleşmektedir.
Tom'un durumu kötüleşti.
Tom'un durumu iyileşmedi.
Tom'un durumu iyileşti.
Fiziksel durumu iyidir.
Kabul ediyorum ama yalnızca tek şartla.
Tom'un bir kalp hastalığı var.
O, kritik durumdaydı.
O hâlâ iyi durumda.
O iyi fiziksel durumda.
Tom'un durum hâlâ kritik.
Tom'un durumu çok kritik.
Benim cilt rahatsızlığım var.
Benim bir kalp rahatsızlığım var.
- Onun bir kalp rahatsızlığı var.
- Onun bir kalp hastalığı var.
Sadece bir şartım var.
Tom mükemmel durumda.
- Tom kritik durumda.
- Tom'un durumu kritik.
- Tom ciddi durumda.
Tom'un bir cilt rahatsızlığı var.
Onlar mükemmel durumdalar.
Yol kötü durumda.
Tom durağan durumda.
Tom tatmin edici bir durumda.
Tom kritik durumda kalıyor.
Fiziksel durumun çok önemlidir.
Tom'un durumu hızla kötüleşiyor.
Başarısızlık geçici bir durumdur.
Tom bir şartla kabul etti.
Böbrek rahatsızlığım var.
Biz fitiz.
Benim durumumun nedeni nedir?
Kabul ediyorum, ama sadece tek bir şartla.
Onun durumu dün gece daha da kötüleşti.
Araba kullanacak durumda değilsin.
Burada, şehircilik esnek bir durumdur.
Annen kritik durumda.
Hasta kritik durumda.
Mallar iyi durumda geldi.
Hastanın durumu her gün değişir.
Ken babasının durumu hakkında sordu.
Onun durumu daha kötü olabilirdi.
Ekonomi perişan durumdaydı.
Durumu dün gece daha kötüleşti.
Babasının durumu hakkında sordu.
O, mükemmel fiziksel durumda.
O fiziksel olarak mükemmel durumda.
Sen araba sürecek durumda değilsin.
Pazartesi günü onun durumu biraz düzeldi.
Tom'un fiziksel durumu iyi.
Tom hâlâ kritik durumda.
Tom'un durumu gerçekten o kadar ciddi mi?
Ev kötü durumda idi.
Michael Schumacher kritik durumda.
Tom'un fiziksel durumu çok kötü.
Arkadaşımın durumu çok ciddi.
Bina ne durumda?
Tom istikrarlı bir durumdadır.
Bu araba iyi durumdadır.
Onun durumu her gün daha da kötüleşti.
Tom kronik bir rahatsızlıktan öldü.
Tom şu anda stabil durumda.
Bir koşulla sana yardım edeceğim.
Sami, Leyla'nın psikiyatrik durumunu daha da kötüleştirdi.
Tom'un nadir görülen bir cilt hastalığı var.
Sana bir şartla yardım edeceğim.
Ev çok iyi durumda değil.
Bunu kabul edeceğim ama bir şartla.
Bir atlet formda olmalıdır.
Sen iyi fiziksel durumda olmalısın.
Biz doğayı iyi durumda tutmalıyız.
Resimler çok iyi durumdaydı.
Kabul ediyorum, ama sadece tek bir şartla.
Onu yapacağım ama bir şartla.
Tom bize Mary'nin durumunun değişmediğini söyledi.
Tom'un durumu hakkında bir bilgi var mı?
Sağlık mutluluk için gerekli bir koşuldur.
Sağlık başarı için önemli bir koşuldur.
Tom güvende ve iyi durumda.
Avrupa Birliği olacak, bir şart ekledi.