Examples of using "Point" in a sentence and their turkish translations:
Ne faydası var?
Sadede gel!
O haklı.
Konu o değil.
Konu odur.
- İşaret et.
- Göster.
Pusula kuzeyi gösterir.
Tom'um amacı nedir?
Bu benim amacım.
Hangi açıdan?
Amacın ne?
Onun konuyla ilgisi yok.
- İşte mesele bu.
- Olay da bu zaten.
- Sadede gelelim.
- Lafı dolandırmayalım.
- Doğrudan konuya girelim.
Tom'un iyi bir amacı var.
Herkesin bir kırılma noktası var.
- Mevzu bu değil Tom.
- Olay bu değil Tom.
anlamanızı kolaylaştırayım.
Bu abartı oluyor.
- Bu hassas bir konu.
- Bu hassas bir nokta.
Bu senin güçlü yanın.
Onun ne demek istediğini anlıyorum.
O, verilen mesajı aldı.
O haklı.
Diğerlerini işaret etme.
Mesele oydu.
Bu iyi bir nokta.
- Fikrini açıkça anlattın.
- Ne demek istediğini yeterince anlattın.
Tom için bir puan!
Sen anlamadın.
Fikrini açıkça anlattın.
Bütün mesele bu.
Peki amacın nedir?
- Demek istediğim de bu.
- Ben de onu diyorum işte.
Bu tam olarak benim ana düşüncem.
Diğerlerini göstermek kabalıktır.
Anlıyorum.
Tom nereyi gösterdi?
Ha şunu bileydin.
Ben konuyu vurguladım.
Tam olarak demek istediğim odur.
Paniğin anlamı yok.
Ben Tom'un amacını anlıyorum.
- Tom haksız sayılmaz.
- Tom'un hakkı var.
- Tom güzel bir noktaya değindi.
- Tom bir konuda haklı.
Bir anlamı var mı?
Konu o değil.
Amacın ne Tom?
Onların bakış açısını görüyorum.
Ne demek istediğinizi anlıyorum.
O mükemmel bir konu.
Hah şunu bileydin.
- Öyleyse, ne fark eder ki?
- Öyleyse, ne anlamı var ki?
Onun konuyla ilgisi yok.
- Felsefenin amacı nedir?
- Felsefenin anlamı nedir?
Onun amacı neydi?
- Bunun olayı ne?
- Amaç ne burada?
Olay şu ki, bu kavrayışa varabilmek için
Rusya, yüzde üç virgül altmış yedi ile Japonya, yüzde iki virgül
O, konuyu açıkça belirtmiştir.
Parmağınızla başkalarını göstermeyin, parmağınızla kendinizi gösterin.
Bir kişinin bir şeye bakma tarzı onun durumuna bağlıdır.
İnsanları işaret etmek kalabalıktır.
Bunu yapmanın ne yararı var?
Bu noktaya gelene kadar,
Asıl konu da bu.
Esas olan ne, değil mi?
Bu iyi bir nokta.
Amacım bu değildi.
Bilgi edinmenizin bir manası olmayacaktır.
Bayview-Hunters Point'de
O noktada, ormandaki her şey... 304. GÜN
Aktarma noktası var mı?
Konunun dışına çıktın.
Bir konu ilave edebilir miyim?
Cevap ana fikirden uzaktır.
Doğrudan ona sordum.
O konuyu anlamıyor.
Matematik onun zayıf noktasıdır.
- Tom burada bir fikri var.
- Bu konuda Tom pek de haksız sayılmaz.
- Tom'un bu konuda haklılık payı var.
Tom batış noktasına gitti.
- Tom olayı anlamıyor.
- Tom mevzuyu kaçırıyor.
Şarkı söyleme onun güçlü noktasıdır.
O, West Point harp okuluna gitti.
Bu aslında iyi bir husus.
Konumu anlıyor musun?
- O konuda haksız sayılmazsın.
- O konuda haklısın.
Herkesin bir kırılma noktası var.
Bunun amacı ne?
Tartışmanın amacı nedir?
Ben senin maksatını anlamıyorum.
Amacını anlıyorum, Tom.
Sanırım fikir o.
- Lafı dolandırmayacağım.
- Sadede geleceğim.
Ne anlamı olacak ki?
Bir amacın var.
Bu benim bakış açım.
Onlar iyi bir noktaya temas ettiler.