Translation of "Patch" in Turkish

This patch is fully occupied.

Bu bölge ağzına kadar dolu!

I slipped on an icy patch.

Buzlu bir yama üzerinde kaydım.

She's searching for a dark, quiet patch.

Karanlık, sessiz bir alan arıyor.

My mother had to patch my pants.

Annem pantolonumu yamamak zorunda kaldı.

- Tom's been going through a rough patch lately.
- Tom has been going through a rough patch lately.

Tom son zamanlarda zor bir dönemeçten geçiyor.

I'm wearing a small, Band-Aid-sized patch,

Şu an hayati sinyallerimi canlı yayın yapan,

Tom has a patch over his left eye.

Tom'un sol gözün üzerinde bir yaması var.

Apparently, they're trying to patch up their marriage.

Görünüşe göre evliliklerini düzeltmeye çalışıyorlar.

Tom has a patch of gray in his hair.

Tom'un saçında bir parça gri var.

Tom was wearing a patch over one of his eyes.

Tom gözlerinden birinin üzerine bir plaster takıyordu.

Tom carefully transplanted the tiny tomato seedlings into his vegetable patch.

Tom sebze bahçesine minik domates fidelerini dikkatlice dikti.

The last time I saw Tom he was wearing an eye patch.

Tom'u son gördüğümde bir göz bandı takıyordu.

It'll take some time, but I think we can patch things up.

Biraz zaman alacak ama sanırım aradaki anlaşmazlığı giderebiliriz.