Examples of using "Manufacturer" in a sentence and their turkish translations:
Volkswagen bir Alman araba üreticisidir.
Üreticiden kil tuğlalar satın alınabilir.
İlacın üreticisi bir Japon şirketidir.
Üretici yeni makineye 5 yıl garanti verdi.
Bu tv'nin üreticisi bir Japon şirketidir.
Makine yine aynı hatayı yaparsa, firmasına yazın.
Bu, otomobil üreticisinin itibarına karşı yeni bir darbedir.
Lockheed skandalı büyük Amerikan uçak üreticisi Lockheed ile ilgili dünya çapında bir rüşvet skandalıdır.Şubat 1976 da su yüzüne çıktı ve esas olarak yolcu uçaklarının sözleşmelerinin kabulüne odaklandı.