Examples of using "Expectation" in a sentence and their turkish translations:
Çünkü: "Beklenti + eylem
Beklenti, istediğin şeyi
Bu kalıp beklenti yaratıyor.
P ve G ise
Neşeli beklentiyle doldurulduk.
O, beklentimi karşılamadı.
Onun için küçük bir beklentim vardı.
Mahremiyetle alakalı en ufak bir beklenti yoktu.
Bir beklenti hissi ortalıkta dolaşıyor.
beklentilerinin isteğinden farklı olması
Gelecekteki bir olay hakkında olumsuz bir beklentiye sahipsen
Beklentilere rağmen askerlik tarzının Portekiz'in Prens Regent'ini kazandığı