Examples of using "Duel" in a sentence and their turkish translations:
Bu düelloyu kazanalım.
Bir düello yapmayacağım.
Oğlu bir düelloda öldürülmüştü.
yenmişti : onun gözünde onu İmparator'un önünde aptal gibi
Tycho Brahe burnunun bir parçasını bir kılıç düellosunda kaybetti.
Vlad muhteşem bir düello ile Dan'ı rezil eder
Vlad düelloyu kazanır ve Vladislav'ı öldürür...
2 lider, orduların arasında şövalyevari bir düello yapmaya karar verirler