Examples of using "Doubtful" in a sentence and their turkish translations:
O şüpheli.
- Şüpheliyim.
- Kuşkuluyum.
Şüpheliyiz.
Şüpheli görünüyorsun.
Tom şüpheli.
Ben şüpheli kalıyorum.
Bir şey şüpheli kalıyor.
Tom biraz şüpheliydi.
Tom hala kararsız görünüyor.
Hâlâ kuşkulu görünüyorsun.
Onun başarısından şüpheliyim.
Ben şüpheye düşüyorum.
Tom şüpheli görünüyor.
Tom'un gelip gelmeyeceği şüpheli.
Şüpheli görünüyorsun.
Tom'un kazanacağı şüpheli.
Tom'un kazanabilip kazanamayacağı şüpheli.
Tom'un gelip gelmeyeceğinden şüpheliyim.
Bill'in gelip gelmeyeceği şüpheli.
Bilginin doğruluğu şüpheli.
Onun gelip gelmeyeceği şüpheli.
Onun geçip geçmeyeceği şüphelidir.
Seçim sonuçları şüphelidir.
Onun geleceğinden şüpheliyim.
Tom'un orada olup olmayacağı şüpheli.
Burada bir şeyin büyüyeceği şüpheli.
- Oyunun sonucu belirsiz.
- Oyunun sonucu şüpheli.
- Maçın sonucu kuşkulu.
Öğleden gün batımına kadar zafer şüpheli idi.
Tom'un bunu yapıp yapmayacağı konusunda şüphelerim var.
Bugün burada bir şey yapılacağı şüpheli.
Bu metodun işe yarayıp yaramayacağı şüpheli.
Bayan Harris oğlunun geleceği hakkında çok şüpheli.
Onun zamanında gelip gelmeyeceği şüphelidir.
Onun sözünü tutup tutmayacağı şüphelidir.
Onun doğruyu söyleyip söylemediği şüphelidir.
Onun gelip gelmeyeceği şüpheli.
Bu gece gelip gelemeyeceğim şüpheli.
Noeli zamanında bitirip bitirmeyeceğimiz şüpheli.
Beni görmeye geleceğini hiç sanmıyorum.
Motoru çalıştırabilip çalıştıramayacağımız şüpheli.
Eski arabamızı gerçekten satıp satamayacağımız şüpheli.
Ev ödevini yalnız başına yapıp yapmadığı şüpheli.
Tom'un bunu yapabileceği şüpheli.
Onun benim önerimi kabul edip etmeyeceği şüpheli.
Onun gelip gelmeyeceği konusunda şüpheliyim.
Tom'un işi yapmak için yeterince iyi şekilde Fransızca konuşabilip konuşamadığı şüpheli.
Bunun işe yarayıp yaramayacağı şüpheli.
Onun çocukları hastaneye geldiğinde Tom'un hala hayatta olacağı şüpheli.