Translation of "Divorce" in Turkish

0.029 sec.

Examples of using "Divorce" in a sentence and their turkish translations:

Consider divorce.

Boşanmayı düşün.

Divorce her.

- Boşan ondan
- Onu boşa.

Divorce is stressful.

Boşanmak streslidir.

Tom wants a divorce.

Tom boşanmak istiyor.

Nothing should prevent divorce.

Hiçbir şey boşanmayı önlememeli.

I want a divorce.

Boşanmak istiyorum.

She wants a divorce.

- O ayrılmak istiyor.
- O boşanmak istiyor.

We're getting a divorce.

Biz boşanıyoruz.

Tom wanted a divorce.

Tom boşanmak istedi.

Tom filed for divorce.

Tom boşanma davası açtı.

Divorce is always painful.

Boşanma her zaman can yakıcı.

I'm getting a divorce.

Ben boşanıyorum.

I'm filing for divorce.

Boşanma davası açıyorum.

Fadil didn't divorce Layla.

Fadıl, Leyla'dan boşanmadı.

I've filed for divorce.

Ben boşanma davası açtım.

Layla wanted a divorce.

Leyla boşanmak istedi.

Layla started considering divorce.

Layla boşanmayı düşünmeye başladı.

Sami wanted a divorce.

Sami boşanmak istedi.

Sami filed for divorce.

Sami boşanma davası açtı.

Sami was considering divorce.

Sami boşanmayı düşünüyordu.

- I would prefer to get a divorce.
- I'd rather get a divorce.

Boşanmayı tercih ediyorum.

Many couples end in divorce.

Birçok çift boşanma ile biter.

I've finally got my divorce.

Sonunda boşandım.

Tom is filing for divorce.

Tom boşanma davası açıyor.

Tom has filed for divorce.

Tom boşanma için dava açtı.

Dan was considering a divorce.

Dan boşanmayı düşünüyordu.

Tom's wife filed for divorce.

Tom'un karısı boşanma davası açtı.

This divorce is ruining everything.

Bu boşanma her şeyi mahvediyor.

Tom signed the divorce papers.

Tom boşanma kağıtlarını imzaladı.

Fadil was filing for divorce.

Fadıl boşanma davası açıyordu.

I've asked for a divorce.

Boşanmak istedim.

Layla threatened Sami with divorce.

Leyla, Sami'yi boşanmakla tehdit etti.

Divorce is not an option.

Boşanma bir seçenek değildir.

Layla asked for a divorce.

Leyla boşanmak istiyordu.

Sami was talking about divorce.

Sami boşanma hakkında konuşuyordu.

Tom is a divorce lawyer.

Tom boşanma avukatı.

Sami started planning a divorce.

Sami boşanmayı planlamaya başladı.

Sami never wanted a divorce.

Sami asla boşanmak istemedi.

- I thought you wanted a divorce.
- I thought that you wanted a divorce.

Boşanmak istediğini düşündüm.

Ever struggled through an acrimonious divorce,

zorlu bir boşanma süreciyle mücadele ettiyseniz

She wanted to get a divorce.

O, boşanmak istedi.

She won't agree to a divorce.

O, bir boşanmayı kabul etmeyecektir.

I think she will divorce him.

Sanırım o onu boşayacak.

Divorce is becoming more common nowadays.

Boşanma bugünlerde daha yaygın oluyor.

Maybe they both definitely want divorce.

Belki de onların ikisi de kesinlikle boşanmak istiyorlar.

What I want is a divorce.

İstediğim şey bir boşanma.

You want a divorce, don't you?

Boşanmak istiyorsun, değil mi?

We've decided to get a divorce.

Biz boşanmaya karar verdik.

Tom and Mary are considering divorce.

Tom ve Mary boşanmayı düşünüyorlar.

We have a signed divorce agreement.

İmzalı boşanma anlaşmamız var.

I will consent to the divorce.

Boşanmayı kabul edeceğim.

Divorce is generally a painful parting.

Boşanma genellikle acı bir ayrılıktır.

I'm seriously considering filing for divorce.

Ben boşanma davası açmayı ciddi olarak düşünüyorum.

Tom never wanted to divorce again.

Tom asla tekrar boşanmak istemedi.

He was lonely after his divorce.

O, boşanmadan sonra yalnızdı.

Adultery was a ground for divorce.

Zina bir boşanma nedeniydi.

Are you seriously thinking about divorce?

Boşanmayı ciddi olarak düşünüyor musun?

Tom asked Mary for a divorce.

Tom, Mary'den boşanmak istedi.

Mary wouldn't give Tom a divorce.

Mary Tom'la boşanmadı.

Can't you divorce fantasy from reality?

Hayali gerçekten ayıramıyor musun?

Tom has hired a divorce attorney.

Tom bir boşanma avukatını işe aldı.

Tom filed for divorce in 2013.

Tom 2013'te boşanma davası açtı.

Tom won't agree to a divorce.

Tom boşanmayı kabul etmeyecek.

Tom wanted to get a divorce.

Tom boşanmak istiyordu.

Layla suffered from her parents' divorce.

Leyla, anne ve babasının boşanmasından acı çekiyordu.

Tom says he's getting a divorce.

Tom boşandığını söylüyor.

That's it, I want a divorce.

Bu kadar yeter, boşanmak istiyorum.

Sami didn't intend to divorce Layla.

Sami, Leyla'yı boşamak niyetinde değildi.

Sami was planning to divorce Layla.

Sami, Leyla'dan boşanmayı planlıyordu.

Sami and Layla decided to divorce.

Sami ve Leyla boşanma kararı aldılar.

Sami's parents have decided to divorce.

Sami'nin anne babası boşanmaya karar verdi.

- Tom told Mary he wanted a divorce.
- Tom told Mary that he wanted a divorce.

Tom Mary'ye boşanmak istediğini söyledi.

- Tom thinks Mary will divorce her husband.
- Tom thinks that Mary will divorce her husband.

Tom Mary'nin kocasını boşayacağını düşünüyor.

- Tom and Mary are thinking about divorce.
- Tom and Mary are thinking about getting a divorce.

Tom ve Mary boşanmayı düşünüyor.

Because he wants to divorce his wife

Eşinden boşanmak istediği için

When did you learn of Mary's divorce?

Mary'nin boşanmasını ne zaman öğrendiniz?

I was thinking about getting a divorce.

Ben boşanma hakkında düşünüyordum.

I heard that Mary wants a divorce.

Mary'nin boşanmak istediğini duydum.

Tom never wanted to get a divorce.

Tom asla boşanmak istemedi.

Tom is asking me for a divorce.

Tom benden boşanmak istiyor.

I've heard that Mary wants a divorce.

Mary'nin boşanmak istediğini duydum.

The divorce rate is expected to rise.

Boşanma oranının artması bekleniyor.

I heard Tom is filing for divorce.

Tom'un boşanma için dava açtığını duydum.

I can't imagine ever getting a divorce.

Ben boşanmayı hayal bile edemiyorum.

I told Mary I wanted a divorce.

Mary'ye boşanmak istediğimi söyledim.

They made a joint decision to divorce.

Boşanmak için ortak bir karar aldılar.

What percentage of marriages end in divorce?

Evliliklerin yüzde kaçı boşanmayla sona erer?

I'd rather that we get a divorce.

Boşanmış olmamızı isterdim.

Marriage is the main cause of divorce.

Evlilik, boşanmanın temel sebebidir.

I'll divorce you, for all your money.

Tüm paran için seni boşayacağım.

- We're getting divorced.
- We're getting a divorce.

Biz boşanıyoruz.

Tom and Mary are thinking about divorce.

Tom ve Mary boşanmayı düşünüyor.

Dan moved to London after his divorce.

Dan boşandıktan sonra Londra'ya taşındı.

He was very vulnerable after his divorce.

O, boşanmasından sonra çok hassastı.

The Catholic Church is opposed to divorce.

Katolik kilisesi boşanmaya karşıdır.

She told him she wanted a divorce.

Ona boşanmak istediğini söyledi.

Tom and Mary had an ugly divorce.

Tom ve Mary kötü bir ayrılma yaşadı.