Translation of "Dig" in Turkish

0.120 sec.

Examples of using "Dig" in a sentence and their turkish translations:

Dig them out.

Onları arayarak bulun.

- Charge!
- Dig in!

- Yarasın!
- Yumul!
- Yumulun!

Badgers dig deep holes.

Porsuklar derin çukurlar kazarlar.

Dig a deep hole.

Derin bir çukur kazın.

We dig each other.

Birbirimizden hoşlanıyoruz.

Shut up and dig!

Kapa çeneni ve kaz!

- Dig in!
- Tuck in!

- Yumul!
- Yumulun!

Don't dig a hole for others, let them dig it themselves.

Diğerleri için bir çukur kazma, onu kendileri kazsınlar.

You dig your garden too

Siz de bahçenizi kazın

Where did you dig them?

Onları nereden kazdın?

We need to dig deeper.

Daha derin kazmamız gerekir.

You have to dig deeper.

Daha derine kazmak zorundasın.

Either I can just dig him out, use my hands to dig down.

Onu ellerimle kazarak çıkartabilirim.

But still sandy enough to dig.

Ama kazmaya yetecek kadar kum var.

Where did you dig that up?

Onu nerede meydana çıkardın?

This machine can dig giant holes.

Bu makine muazzam çukurlar kazabilir.

I don't dig up their potatoes.

Onların patateslerini çıkarmam.

The kids dig in the sand.

Çocuklar kumu kazıyorlar.

If there are people who dig illicit

varsa ki kaçak kazı yapan insanlar

I want you to dig a hole.

Ben bir çukur kazmanı istiyorum.

Children love to dig in the sand.

Çocuklar kumda çukur kazmayı severler.

You can dig dirt from the ground.

Yerden kir kazıyabilirsin.

We're going to have to dig deep.

Derin kazmak zorunda kalacağız.

- If three workers dig two channels in four days, in how many days will six workers dig four channels?
- If three workers dig two ditches in four days, how many days will it take six workers to dig four ditches?

- Eğer üç işçi dört günde iki kanal kazarsa, 6 altı işçi dört kanalı kaç günde kazar ?
- Eğer üç işçi dört günde iki kanal kazarsa altı işçi dört kanalı kaç günde kazar?

Look at this, pretty easy to dig into.

Baksanıza, kazmak çok kolay.

Dig a tunnel and actually make a proper snow cave.

Bir tünel kazıp düzgün bir kar mağarası yapabiliriz.

Dig a tunnel, and actually make a proper snow cave.

Bir tünel kazıp düzgün bir kar mağarası yapabiliriz.

Tom had to dig his car out of the snow.

Tom arabasını kardan kazıp çıkarmak zorunda kaldı.

- I don't dig modern jazz.
- I don't get modern jazz.

Modern cazı anlamıyorum.

In 1848, people came to California to dig for gold.

1848'de insanlar altın aramak için California'ya geldiler.

Those who dig a grave for others will fall therein.

- Başkaları için mezar kazanlar orada düşerler.
- Eştiğin kuyuya kendin düşersin.

That we're motivated to dig into a problem and create change.

bir problemi çözmek ve değişim yaratmak için motive oluyoruz.

When spring comes, they dig up the fields and plant seeds.

İlkbahar geldiğinde onlar tarlaları kazarlar ve tohumları ekerler.

- I really dig that singer.
- I like that singer a lot.

O şarkıcıdan çok hoşlanırım.

Dig a hole here and put the gold pieces into it.

Burada bir çukur kazın ve içine altın parçaları koyun.

Those who dig a grave for others will themselves fall therein.

Başkaları için mezar kazanlar oraya kendileri düşerler.

Now, I know that when I dig into my own nationalist feelings,

Ben kendi içimdeki ulusalcı düşüncelere daldığım zaman

You dig a well until the owner of that stick brings it

o sopanın sahibi onu getirinceye kadar bir kuyu kazarsın

Tom got his shovel out of the truck and began to dig.

Tom kamyondan bir kürek çıkardı ve kürümeye başladı.

[Bear] The Dead Man's Anchor, brave choice. First, we gotta dig a trench.

Ölü Adam Çapası, cesur bir seçim. Öncelikle bir oyuk kazacağız.

But, basically you just dig in, use you hands, it shouldn't take long.

Ama aslında sadece kazıyoruz, ellerinizi kullanırsanız uzun sürmeyecektir.

But, basically you just dig in, use your hands, it shouldn't take long.

Ama aslında sadece kazıyoruz, ellerinizi kullanırsanız uzun sürmeyecektir.

Those who dig a pit for others will be caught in it themselves.

Ava giden avlanır.

Mother put the food on the table and told the children to dig in.

Anne yemeği masaya koydu ve çocuklara iştahla yemelerini söyledi.

Okay, first thing we're gonna do is dig a little bit of a hole here.

Pekâlâ, yapacağımız ilk şey buraya küçük bir delik açmak.

Tom hired a private investigator to dig up dirt on his wife and her lover.

Tom karısının ve aşkının kirli çamaşırlarını ortaya dökmek için bir özel dedektif kiraladı.

Even when I dig down a bit into this, hoping to get to more packed snow.

Daha yoğun olan kara ulaşmak için biraz kazmama rağmen,

Since there is such a jam here. If we were to dig the ground like that

madem burada böyle bir sıkışma var. Biz oraya kadar zemini böyle kazsak

Not a drop of rain fell for a month, so they had to dig a well.

Bir aydır bir damla yağmur düşmedi. Bu yüzden bir kuyu kazmak zorunda kaldılar.

And go down to the frozen lake here, dig a hole and try and catch some fish.

ve şuradaki donmuş göle gidip bir delik açarak balık avlamaya çalışırım.

So, I could have that, or... I could just dig into the ground. Look, like, down here.

Bunu yiyebilirim ya da... Yeri kazabilirim. Hemen şurayı.

As always, for those who want to dig deeper on this topic, you can check the links on

Her zaman olduğu gibi, bu konuda daha derin araştırma yapmak isteyenler, aşağıda

Okay, so you want me to dig to try and get the tarantula out? [whistles softly] Here we go.

Tamam, burayı kazıp, tarantulayı çıkartmamı istiyorsunuz demek? Hadi bakalım.

So should we dig for it? Or should I go back and use some water to try and flush him out?

Kazalım mı? Yoksa geri dönüp biraz su alarak onu oradan çıkartmaya mı çalışayım?

So should we dig for it? Or should I go back and use the water, and try and flush him out?

Kazalım mı? Yoksa geri dönüp suyu aldıktan sonra çıkartmayı mı deneyeyim?

Arguing with a woman is like trying to drown the water, burn the fire, dig the soil or catch the air.

Bir kadınla tartışmak suyu boğmaya çalışmak, ateşi yakmak, toprağı kazmak ya da havayı yakalamaya çalışmak gibidir.

It took me about two and a half hours to dig a hole one meter in diameter and two meters in depth.

Bir metre çapında ve iki metre derinliğinde bir çukur kazmak yaklaşık 2.5 saatimi aldı.

Then, he forces him to dig his own grave in full view of his men, before he is decapitated and his followers impaled.

sonrasında onu kendi mezarını kazmaya zorlar ve kellesini alır, takipçilerini ise kazığa oturtturur.