Examples of using "Described" in a sentence and their turkish translations:
kendini ileri düşünceli gören
Phil'in de söylediği gibi,
Tom Mary'yi tarif etti.
Mary sahneleri anlattı.
Tom sahneleri anlattı.
O, şüpheliyi tanımladı.
Sami şüpheliyi tarif etti.
O, uçuşu ayrıntılı olarak anlattı.
Birçoğu yaşamlarının bir döneminde,
şöyle tarif ediliyordu;
O, kendi deneyimini tanımladı.
O, onu yakışıklı olarak tanımladı.
Tom ne olduğunu tam olarak izah etti.
Gördüğümü tanımladım.
O, ne olduğunu tam olarak açıkladı.
Tom ne olduğunu ifade etti.
Sami, korkunç bir sahne tarif etti.
Ben bu durumu şu şekilde anlattı:
O, olayı ayrıntılı olarak anlattı.
Olay yerini detaylı olarak tanımladı.
Ne olduğunu tam olarak anlattı.
O koşulları detaylı olarak açıkladı.
O, soygunu ayrıntılı olarak anlattı.
Tom sorunu ayrıntılarıyla tarif etti.
Tom olayı detaylı olarak anlattı.
Bu, kelimelerle tarif edilemez.
O, kazayı ayrıntılı olarak açıkladı.
Onu bir dedektif olarak tanımladı.
O, olayı ayrıntılı olarak açıkladı.
Herkes Leyla'yı bir aziz olarak tanımlıyordu.
Yani ben kesinlikle Richard'ı tarif ettim
Pilot manzarayı detaylı olarak açıkladı.
Yazar cinayet davasını inandırıcı biçimde açıkladı.
Kızı minyon tipli olarak tanımladılar.
Bu, kelimelerle açıklanamaz.
Tom ne olduğunu detaylı olarak anlattı.
Tom, olanları detaylı bir şekilde anlattı.
Sami sessiz bir adam olarak tanımlandı.
Daha önceleri duygularından kaçınırken
Bu Kuran'da anlatılan olay
Philadelphia deneyini zaten özel olarak anlatmıştım
Adamı örnek bir beyefendi olarak tanımladı.
Hissettiğim şey kelimelerle açıklanamaz.
O, olağandışı olarak tutkun olmayan bir kişi olarak tanımlandı.
Sami, karısı Leyla ile olan ilişkisini anlattı.
Tom ne olduğunu açıkladı.
Burada tasvir edilen tüm olaylar hayal ürünüdür.
Kültür şoku genellikle duygusal bir lunapark hız treni olarak tanımlanır.
Tom'un açıkladığı durum aslında Boston'da bir kez oldu.
O, kazayı polise detaylı bir şekilde anlattı.
Bir zamanlar güney pasifik efsaneleri dev midyeleri deniz tabanında
Aşk evlilik tarafından tedavi edilebilen bir sevgi olarak tanımlandı.
Tom yeni icadını hem John'a hem de Mary'ye tanımladı.
- Sami, Leyla'yı hayli oynak bir kişi olarak tanımladı.
- Sami, Leyla'yı hayli dengesiz biri olarak tanımlıyordu.
ve BK'deki Y Kuşağı erkeklerin muhtemelen yarısını.
ve garipti. Napolyon onu "lanet olası bir hayvan" olarak bile tanımladı.
Raporları, Ney'i aktif, cesur ve yetenekli bir taktikçi olarak tanımladı.
O, yakışıklı olduğunu söyledi.
Profesör, çalışmasının konusunu kısa ve açık bir biçimde anlattı.
Polis katilin gözlerini şimdiye kadar gördüğü en soğuk olarak nitelendirdi.
Sen hiç az önce tanımlanan belirtileri yaşadın mı?
Tom polis memuruna kazanın nasıl olduğunu anlattı.
Araştırmamızdaki hastalar genel olarak üç çeşit deneyim yaşadıklarını anlattılar.
O kadar kötü bir tat ki kelimelerle tarif edilemez
- Pasaportta ismi olan kişi kelimelerle tanımlanıldı.
- Pasaportta adı olan kişi kelimelerle tanımlandı.
Tom onun kilitli bir odadan nasıl kaçabildiğini tarif etti.
Eleştirmenler Alfred Hitchcock'un 1948 yapımı 'Rope' filmini incelediklerinde onu,
Birçok hasta hissizleştiklerini ve hiçbir duyguyu hissedemediklerini söylüyordu.
Bazıları bu süreçte gözlerindeki sis perdesinin kalktığından bahsediyordu.
2017 raporunun profesyonel oyuncular için sürüş mesafesindeki artışı nasıl tanımladığıdır.
Tom bana Mary'nin görünüşünü tanımladığında, onun çok şişman olduğu gerçeğini atladı.
Tamam, yani destanda anlatıldığı gibi kitlesel bir kafa kesimi vardı
Tom Mary'yi oldukça iyi açıkladı, bu yüzden onu görünce onu tanımak kolaydı.
Tom bana Mary'nin görünüşünü tanımladığında, onun çok şişman olduğu gerçeğini atladı.
Beyaz Rusya, ABD eski dışişleri bakanı Condoleezza Rice tarafından "Avrupa'nın kalbinde kalan son gerçek diktatörlük" olarak tanımlanmıştır.
Tabii ki, ben Japonya'da iken Çin hakkında ders kitaplarından öğrendim, ama benim kendi adıma Çin'de gördüğüm bu ders kitaplarında anlatıldığından tamamen farklıdır.
Maç spikerleri vuvuzelaların seslerini "rahatsız edici" ve "şeytani" gibi çeşitli şekillerde tarif ettiler ve onu "gürültücü fillerin izdihamı", "sağır eden çekirge sürüsü", "katliam yolundaki bir keçi", "çok kızgın arılarla dolu büyük bir kovan" ve "hızlı ördek"'e benzettiler.