Examples of using "Deposit" in a sentence and their turkish translations:
Emanet anahtarın nerede?
Bir depozito ister misin?
Bir depozito istiyor musun?
Biz 50 dolar depozito istiyoruz.
Biraz para yatırmak istiyorum.
Paranı bankaya yatır.
Kasan var mı?
Bir güvenlik depozitosuna ihtiyacın var mı?
Tom'un bir banka kasası var.
Bu mevduat yüzde üç faiz taşımaktadır.
Lütfen parayı bir bankaya yatır.
Depozitomu kaybetmek istemiyorum.
Depozito vermek zorunda mıyım?
Benim emanet anahtarını bulamıyorum.
O, bankaya para yatırdı.
Lütfen iki aylık kira depozitosu öde.
Şişede bir iade depozito var mı?
Daire için 900 euro depozito ödedi.
Güvenli bir kiralık kasa kiralamak istiyorum.
Ben dün bankada para yatırdım.
Bu parayı bir bankaya yatırmalıyız.
Bankaya 1,000 dolar yatırdım.
Bunu güvenlik kasasına koyar mısınız?
Ona bir emanet verdim ve sonra o ortadan kayboldu.
Burada 1000 dolarlık bir birikimim var.
Bankaya para yatırdığında, onu biriktirirsin.
Bankada 500.000 yenlik bir mevduatım var.
- Tom önemli evraklarını güvenli bir kasada saklıyor.
- Tom önemli evraklarını kiralık kasada saklıyor.
Tom'a bir çelik kasası olup olmadığını sordum.
Depozito olarak üç aylık kira vermelisiniz.
Paralarını bankaya koymayı sevmeyen insanlar var.
Sami, Leyla'nın öldürüldüğü gün kiralık banka kasasını boşalttı.
- Tom pasaportunu bankada güvenli bir kasada saklıyor.
- Tom pasaportunu bankada bir kiralık kasada tutuyor.
Beyefendi, ben para yatırmak istiyorum. Bunu nasıl yaparım?
Uygun olan bir çelik kasaya değerli eşyalarımı koymak istiyorum.
gibi deniz seviyesinin altındaki ülkelerin de haritayı bırakacağı