Translation of "Decided" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Decided" in a sentence and their turkish translations:

- I've decided.
- I have decided.

Karar verdim.

- It's been decided.
- It has been decided.

Buna karar verildi.

- I've decided to wait.
- I decided to wait.

Ben beklemeye karar verdim.

The clients decided.

Müşteriler karar verdi.

Have you decided?

Karar verdin mi?

I haven't decided.

Karar vermedim.

Who decided that?

Ona kim karar verdi?

I've already decided.

Zaten karar verdim.

We've already decided.

Biz zaten karar verdik.

It's already decided.

Zaten karar verdi.

He decided quickly.

O çok hızlı bir karar verdi.

- I have decided to retire.
- I've decided to retire.

Emekli olmaya karar verdim.

- Tom has decided to go.
- Tom decided to go.

Tom gitmeye karar verdi.

- I decided to stay here.
- I've decided to remain here.
- I've decided to stay here.

Burada kalmaya karar verdim.

- Tom decided to give up.
- Tom decided to surrender.
- Tom has decided to give up.

Tom vazgeçmeye karar verdi.

- Ken decided on going abroad.
- Ken decided to go abroad.

- Ken yurtdışına gitmeye karar verdi.
- Ken yurt dışına gitmeye karar verdi.

- Have you decided?
- Have you decided yet?
- Did you decide?

Karar verdin mi?

- She decided to resign.
- She decided to quit her job.

- İşinden istifa etmeye karar verdi.
- İşinden ayrılmaya karar verdi.
- O istifa etmeye karar verdi.
- O işini bırakmaya karar verdi.

- I've decided to trust him.
- I've decided to trust her.

Ona güvenmeye karar verdim.

- Tom decided to surrender.
- Tom has decided to give up.

Tom vazgeçmeye karar verdi.

- I've decided to do that.
- I decided to do that.

Onu yapmaya karar verdim.

- I've decided not to leave.
- I decided not to leave.

Ben ayrılmamaya karar verdim.

- I've decided to give up.
- I decided to give up.

- Vazgeçmeye karar verdim.
- Pes etmeye karar verdim.

- We decided to help Tom.
- We've decided to help Tom.

Tom'a yardım etmeye karar verdik.

- Tom decided to quit smoking.
- Tom has decided to quit smoking.
- Tom has decided to stop smoking.

Tom sigarayı bırakmaya karar verdi.

We decided by vote.

Biz oyla karar verdik.

Haven't you decided yet?

Henüz karar vermedin mi?

He decided on that.

O onunla ilgili karar verdi.

I decided to go.

Gitmeye karar verdim.

I've decided on going.

Gitmeye karar verdim.

What have you decided?

Neye karar verdin?

They decided to marry.

Onlar evlenmeye karar verdi.

We decided to stay.

Kalmaya karar verdik.

When was this decided?

Buna ne zaman karar verildi?

Have you decided already?

Önceden karar verdin mi?

Well, have you decided?

Pekala, karar verdiniz mi?

She decided to go.

O gitmeye karar verdi.

She decided to resign.

O istifa etmeye karar verdi.

I've decided to resign.

İstifa etmeye karar verdim.

I've decided to stay.

Kalmaya karar verdim.

I guess it's decided.

Sanırım o kararlaştırılmış.

He decided to come.

Gelmeye karar verdi.

Tom decided to go.

Tom gitmeye karar verdi.

Nothing has been decided.

Hiçbir şeye karar verilmedi.

Tom decided to wait.

Tom beklemeye karar verdi.

I decided the same.

Aynı kararı verdim.

Nothing is decided yet.

Henüz hiçbir şeye karar verilmedi.

Tom decided to surrender.

Tom teslim olmaya karar verdi.

Tom hasn't decided yet.

Tom henüz karar vermedi.

We haven't decided yet.

Biz henüz karar vermedik.

Tom decided to cooperate.

Tom işbirliği yapmaya karar verdi.

That hasn't been decided.

Ona karar verilmedi.

Tom decided to protest.

Tom protesto etmeye karar verdi.

Tom decided against it.

Tom ona karşı aleyhte karar verdi.

Tom decided to stay.

Tom kalmaya karar verdi.

Tom decided to try.

Tom denemeye karar verdi.

Have you finally decided?

Sonunda karar verdin mi?

Tom decided to leave.

Tom ayrılmaya karar verdi.

I haven't quite decided.

Ben pek cevap vermedim.

I've decided to go.

Gitmeye karar verdim.

McClellan decided to wait.

McClellan beklemeye karar verdi.

Johnston decided to surrender.

Johnston teslim olmaya karar verdi.

We haven't decided anything.

Biz herhangi bir şeye karar vermedik.

I still haven't decided.

Ben hâlâ karar vermedim.

Tom decided to retire.

Tom emekli olmaya karar verdi.

Tom decided to attack.

Tom saldırmaya karar verdi.

I've decided to wait.

Beklemeye karar verdim.

I've decided to leave.

Gitmeye karar verdim.

Layla decided to stay.

Leyla kalmaya karar verdi.

I've decided to volunteer.

Gönüllü olmaya karar verdim.

Sami decided to cooperate.

Sami işbirliği yapmaya karar verdi.

Sami decided Layla's fate.

Sami, Leyla'nın kaderine karar verdi.

Sami decided to testify.

Sami tanıklık etmeye karar verdi.

- I haven't decided yet.
- I'm still undecided.
- I haven't yet decided.

Ben henüz karar vermedim.

- Tom decided to quit smoking.
- Tom has decided to quit smoking.

Tom sigarayı bırakmaya karar verdi.

- Tom decided not to swim.
- Tom has decided not to swim.

Tom yüzmemeye karar verdi.

- Tom decided to try.
- Tom decided to give it a shot.

Tom denemeye karar verdi.

- Tom has decided not to wait.
- Tom decided not to wait.

Tom beklememeye karar verdi.

- I've decided to start studying French.
- I decided to study French.

- Fransızca çalışmaya başlamaya karar verdim.
- Fransızca okumaya karar verdim.

- I have decided to learn shorthand.
- I've decided to learn shorthand.

Steno öğrenmeye karar verdim.

- I've decided that I'll do that.
- I've decided I'll do that.

Bunu yapacağıma karar verdim.

- Father decided to stop smoking.
- My father has decided to quit smoking.
- My father decided to quit smoking.

Babam sigarayı bırakmaya karar verdi.

- I decided to do that instead.
- I've decided to do that instead.
- I've decided I'll do that instead.

Onun yerine bunu yapmaya karar verdim.

- I decided to learn Esperanto today.
- Today I decided to learn Esperanto.

Bugün Esperantoca öğrenmeye karar verdim.

- I decided to be a lawyer.
- I decided to become a lawyer.

Bir avukat olmaya karar verdim.

- I decided to be a doctor.
- I decided to become a doctor.

Bir doktor olmaya karar verdim.

- He decided to come with us.
- She decided to come with us.

O bizimle gelmeye karar verdi.

- I decided to become a scientist.
- I've decided to become a scientist.

Bilimci olmaya karar verdim.

- Tom decided to come with us.
- Tom decided to go with us.

Tom bizimle gelmeye karar verdi.

- I've decided to become a teacher.
- I decided to become a teacher.

Ben öğretmen olmaya karar verdim.

- I haven't decided what I'll do.
- I haven't decided what to do.

Ne yapacağıma karar vermedim.

- I decided that I'd do that.
- I've decided that I'll do that.

Bunu yapacağıma karar verdim.

- Who will go there is not yet decided.
- Who'll go there isn't yet decided.
- Who'll go there hasn't been decided.

Oraya kimin gideceğine henüz karar verilmedi.

But I decided not to.

ama yapmamaya karar verdim.

I decided to find out.

Öğrenmeye karar verdim.