Examples of using "Times" in a sentence and their turkish translations:
- Zamanlar değişiyor.
- Devir değişiyor.
Devir değişiyor.
Bunlar zor zamanlar.
Ben mi? Birçok kez.
New York Times
Zaman değişti.
Zamanlar değişiyor.
Zamanlar zordu.
- Zamanlar dayanıklıdır.
- Devir kötü.
Zaman nasıl da değişiyor.
Ben birçok kez seyahat ettim.
Bolluk zamanlarında kıtlık zamanlarını hatırla.
Zor zamanlar güçlü insanları, güçlü insanlar huzurlu zamanları, huzurlu zamanlar zayıf insanları ve zayıf insanlar da zor zamanları yaratır.
"Burada kaç kez yemek yedin?" "Pek çok, pek çok kez."
Üç kere altı on sekize eşittir.
- 3 kere 5, 15.
- Üç kere beş on beş yapar.
Üç kez Boston'a gittim.
- Bunu çok kez yaptım.
- Bunu birçok defa yaptım.
değeri Apple'dan beş kat fazla.
Devre lanet etti.
Bunlar kötü zamanlar.
Ben Times okurum.
Ben o zamanları hatırlıyorum.
Her zaman şıklık.
O defalarca geldi.
Tom defalarca özür diledi.
Bunlar heyecan verici zamanlar.
Bunlar ilginç zamanlardır.
Tom üç kez skor yaptı.
Bunlar sıra dışı zamanlar.
Zamanlar her yerde zor.
Onlar zor zamanlardı.
Onlar farklı zamanlardı.
Zamanlar son derece zordur.
Onlar mutlu zamanlardı.
Bunlar çalkantılı zamanlar.
Zamanlar kesinlikle değişti.
Bunlar zor zamanlar.
Biz birkaç kez karşılaştık.
Ben üç kez kazandım.
Onlar her iki seferde de başarısız oldu.
Onlar iyi zamanlardı!
Daha kötü zamanlar bekleniyor.
O zamanlar zaman farklıydı.
Zaman kesinlikle değişti.
Kaç defa değiştirdin.
Üç kez başarısız oldum.
Onlar zor zamanlardı.
Tom üç kez ateş etti.
Leyla dokuz kez ateş etti.
Tom üç kez aradı.
Oraya defalarca gittim.
Onunla defalarca karşılaştım.
Fransa'yı üç kez ziyaret etti.
Tom üç kez bıçaklandı.
O zamanlar geri dönmeyecek.
Zaman kötü, biliyorum.
Birkaç kez Avustralya'yı ziyaret ettim.
Bunu defalarca yaptım.
Bunu birkaç kez yaptık.
Tom'la birkaç kez karşılaştım.
O kaç kere oldu?
O, üç kez Fransa'da bulunmuştur.
Tom bunu defalarca yaptı.
- Bunu zaten üç defa yaptım.
- Bunu şimdiden üç kez yaptım.
Bunu birçok kez söyledin.
Bunu defalarca yaptım.
Onu birçok kez yaptım.
Bunu daha önce birkaç kez yaptım.
bu bazen günde birkaç kez olurdu.
"Senin bunu yapman asla mümkün değil." demişti.
sahildeki geçmiş zamanlar,
Bunu birkaç kez izledik sonra
Ya da üç katı hızda
ve bazen inanılmaz aptallığa zayıf kaldık.
Harvard sadece dört kez kazandı.
kendinden 100 kat ağırlığındaki
bir çok kez bu sözü tekrarladı
Zamana ayak uydur.
Ben birini defalarca gördüm.
Ben üç defa kustum.
Zaman zaman depresyona girerim.
O, beni defalarca aradı.
Üç kere dört, on iki eder.
Onu birçok kez azarladım.
Üç kere evlendim.
O arada bir saldırganlaşır.
Tom üç kez vuruldu.
Biz biraz iyi vakit geçirdik.
O birkaç kez uyarıldı.
Üç kere üç dokuz yapar.
Tom bazen huysuzdur.
İki kere yedi on dörttür.
Tom bunu üç kez yaptı.
Telefon birçok kez çaldı.