Translation of "Confronted" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Confronted" in a sentence and their turkish translations:

Tom confronted Mary.

Tom, Mary ile yüzleşti.

I confronted Tom.

Tom'la yüz yüze geldim.

I confronted them.

Onlara karşı koydum.

I confronted him.

Ona karşı koydum.

They confronted each other.

Onlar birbirleriyle yüzleştirildi.

Tom confronted Mary directly.

Tom doğrudan Mary ile yüz yüze geldi.

Sami later confronted Layla.

Sami daha sonra Leyla ile karşılaştı.

We're confronted by the pandemic,

bütün insanları sarsan

These issues must be confronted.

Bu konularla karşı karşıya kalmalısınız.

- We are confronted with a difficult situation.
- We're confronted with a difficult situation.

Zor bir durumla karşı karşıyayız.

- I am confronted with a difficult problem.
- I'm confronted with a difficult problem.

- Zor bir problemle yüz yüze geldim.
- Zor bir sorunla karşı karşıyayım.

They were confronted with many problems.

Onlar birçok sorunlarla karşılaştı.

He was confronted with some difficulties.

Bazı güçlüklerle yüz yüze getirildi.

He was confronted with the evidence.

O, kanıtla karşı karşıyaydı.

Tom and Mary confronted each other.

Tom ve Mary birbirleriyle karşı karşıya kaldılar.

He's confronted with a difficult problem.

O, zor bir sorunla yüz yüze geldi.

He is confronted by many difficulties.

O pek çok güçlükle yüz yüze geliyor.

Police confronted Layla with her lies.

Polis, Leyla'nın yalanlarını ortaya çıkardı.

He rarely gives in, confronted with difficulties.

O, zorluklarla karşılaştığında nadiren pes eder.

I am confronted with a difficult problem.

Zor bir problemle yüz yüze geldim.

We are confronted with a complex situation.

Karmaşık bir durumla karşı karşıyayız.

She confronted him and demanded an apology.

O, onunla yüz yüze geldi ve bir özür talep etti.

The policeman was confronted by the angry mob.

Polis öfkeli kalabalıkla karşı karşıyaydı.

Tom confronted the vampire with a silver knife.

Tom gümüş bir bıçakla vampire karşı koydu.

At the time, our country was confronted with serious economic difficulties.

O zaman, ülkemiz ciddi ekonomik zorluklarla karşı karşıya kalmıştır.

When the king’s niece reduced his wife to tears, Ney confronted her, shouting “I and

Kralın yeğeni karısını gözyaşlarına boğduğunda Ney, " Siz İngiliz bahçelerinde oturup çayınızı yudumlarken