Translation of "Complained" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Complained" in a sentence and their turkish translations:

- Nobody complained.
- No one complained.

Hiç kimse şikayet etmedi.

- Tom complained.
- Tom has complained.

Tom şikayet etti.

Who complained?

Kim şikayet etti?

Nobody complained.

- Hiç kimse şikayet etmedi.
- Kimse şikâyet etmedi.

Tom complained.

Tom şikayet etti.

Sami complained.

Sami şikayette bulundu.

Tom never complained.

Tom asla şikayet etmedi.

Customers haven't complained.

Müşteriler şikayet etmediler.

I never complained.

Ben asla şikayet etmedim.

Sami complained often.

- Sami sık sık şikayet etti.
- Sami sık sık yakınıyordu.

- No one else has complained.
- Nobody else has complained.

Başka kimse şikayet etmedi.

But I never complained.

Hiç şikayet etmedim ama.

You've never complained before.

Daha önce hiç şikâyet etmedin.

Tom called and complained.

Tom aradı ve şikayet etti.

We complained about that.

Biz onun hakkında şikayet ettik.

We shouldn't have complained.

Şikayet etmemeliydik.

Have the neighbors complained?

Komşular şikayet etti mi?

Tom hasn't complained yet.

Tom henüz şikayet etmedi.

Tom complained about everything.

Tom her şey hakkında yakınıyordu.

Tom and Mary complained.

Tom ve Mary şikayet etti.

She complained of a headache.

O, bir baş ağrısından yakındı.

Tom complained of the stench.

Tom pis kokudan yakındı.

Tom never complained about anything.

Tom asla bir şey hakkında şikayet etmedi.

Bob complained to his friend.

Bob arkadaşına şikâyet etti.

He complained about the noise.

- O, gürültü hakkında şikâyet etti.
- O, gürültü hakkında şikâyette bulundu.

Tom complained about the accommodations.

Tom konaklama tesisleri hakkında şikayet etti.

Tom complained about the food.

Tom yiyecek hakkında şikayet etti.

Tom complained to the teacher.

Tom öğretmene şikâyet etti.

One of your neighbors complained.

Senin komşularından biri şikayet etti.

I complained to the manager.

Yöneticiye şikayet ettim.

- Tom was complaining.
- Tom complained.

Tom şikâyet ediyordu.

Tom complained about the heat.

Tom ısı hakkında şikayet etti.

No one complained about it.

Hiç kimse onun hakkında şikayet etmedi.

Sorry, I complained a lot.

Üzgünüm, çok şikayet ettim.

Ken complained of a headache.

Ken bir baş ağrısından şikayetçi.

Tom complained about the weather.

Tom hava durumu hakkında şikâyette bulundu.

Tom complained about the noise.

Tom gürültü hakkında şikâyette bulundu.

Tom complained of a headache.

- Tom bir baş ağrısından şikayet etti.
- Tom bir baş ağrısından yakındı.

Tom complained about Mary's behavior.

Tom Mary'nin davranışı hakkında şikayetçi oldu.

Tom complained about the smell.

Tom koku hakkında şikayet etti.

Tom complained about the cold.

Tom soğuktan şikayet etti.

Tom complained about his job.

Tom işinden şikayet etti.

I've already complained about that.

Ben zaten bundan şikayetçi olmuştum.

Tom complained to the manager.

Tom yöneticiye şikayette bulundu.

- No one has ever complained about that.
- Nobody has ever complained about that.

Kimse şimdiye kadar onun hakkında şikayet etmedi.

- No one has complained about that yet.
- Nobody has complained about that yet.

Kimse onun hakkında henüz şikayet etmedi.

- Tom could've complained, but he didn't.
- Tom could have complained, but he didn't.

Tom şikayet olabilirdi ama etmedi.

- Both Tom and Mary complained about John.
- Tom and Mary both complained about John.

Hem Tom hem de Mary, John hakkında şikayet etti.

The boy complained of a headache.

Çocuk başağrısından şikayet etti.

Tom complained about the excessive noise.

Tom aşırı gürültüden yakındı.

My neighbor complained about the noise.

Komşum gürültü hakkında şikayetçi oldu.

My roommate complained about the noise.

Oda arkadaşım gürültüden yakındı.

Some passengers complained about the service.

Bazı yolcular servis hakkında şikâyet ettiler.

Tom hasn't complained of any discomfort.

Tom herhangi bir rahatsızlıktan şikayetçi değil.

Tom complained about the high prices.

Tom yüksek fiyatlardan yakındı.

Isn't that what you complained about?

Hakkında şikayet ettiğin bu değil mi?

Tom hasn't complained about anything recently.

Son zamanlarda Tom bir şey hakkında şikayet etmedi.

Tom hasn't complained about anything yet.

Tom henüz herhangi bir şey hakkında şikayet etmedi.

They complained about their low wages.

Onlar düşük ücretleri hakkında şikayet ettiler.

We complained about the poor service.

Kötü servis hakkında şikayetçi olduk.

They complained about the city administration.

Onlar şehir yönetimi hakkında şikayetçi oldu.

She complained about my low salary.

O, benim düşük maaşımdan şikayetçi oldu.

She complained to him about everything.

Her şey hakkında ona şikâyette bulundu.

Tom complained about his low salary.

Tom düşük maaşı hakkında şikâyette bulundu.

Tom complained that his back hurt.

Tom sırt ağrısından yakındı.

I complained to Tom about that.

Tom'a o konuda şikayet ettim.

Tom has complained about Mary's behavior.

Tom Mary'nin davranışı hakkında şikayetçi oldu.

The peasants complained of excessive taxation.

Köylüler aşırı vergilendirmeden şikayet ettiler.

Many people have complained about that.

Birçok insan bundan şikayetçi oldu.

Tom never complained about the smell.

Tom asla kokudan şikayet etmedi.

Tom hasn't complained about that yet.

Tom bundan şikayet etmedi.

Tom never complained about his job.

Tom asla işinden şikayet etmedi.

Tom has already complained about that.

Tom zaten bunun hakkında şikayet etti.

Tom complained about that a lot.

Tom onun hakkında çok şikayet etti.

- Tom was surprised that Mary complained so much.
- Tom was surprised Mary complained so much.

Tom Mary'nin çok fazla yakınmasına şaşırdı.

- Tom wasn't surprised that Mary complained so much.
- Tom wasn't surprised Mary complained so much.

Tom Mary'nin o kadar çok şikayet ettiğine şaşırmamıştı.

- He complained that the room was too small.
- He complained about the room being too small.

- Odanın çok küçük olmasından şikayetçiydi.
- Odanın küçüklüğünden yakındı.

He complained of having been treated unfairly.

Haksız biçimde muamele edilmekten şikâyet etti.

He complained to her about the food.

Yemek hakkında ona şikâyette bulundu.

He complained of his room being small.

Odasının küçük olmasından yakındı.

Have you ever complained to the manager?

Hiç yöneticiye şikayet ettin mi?

My father complained about the traffic noise.

Babam trafik gürültüsü hakkında şikayet etti.

We complained that the room was cold.

Odanın soğuk olduğundan şikâyet ettik.

I complained to him face to face.

Ona yüz yüze şikâyette bulundum.

She complained that she didn't like him.

O ondan hoşlanmadığından yakındı.

She complained that my salary was low.

Maaşımın düşük olduğundan şikâyet etti.

He complained that he was unfairly treated.

Haksız şekilde muamele edilmekten şikâyet etti.

She complained to him about the food.

O, yiyecek hakkında ona şikâyette bulundu.

She complained to him about the noise.

O, gürültü hakkında ona şikayetçi oldu.

Tom complained to Mary about the food.

Tom Mary'ye yemek hakkında şikâyette bulundu.

Tom complained that Mary never helped him.

Tom Mary'nin ona asla yardım etmemesinden yakındı.

Tom complained to Mary about the noise.

Tom gürültü hakkında Mary'ye şikayet etti.

Tom has complained about that a lot.

Tom bunun hakkında çok şikayet etti.

- Tom complained that the soup was not hot enough.
- Tom complained that the soup wasn't hot enough.

Tom çorbanın yeterince sıcak olmadığını şikâyet etti.

They complained of the room being too hot.

Onlar, odanın çok sıcak olmasından şikayetçi oldular.

He complained that he couldn't find a job.

Bir iş bulamamaktan yakındı.

She complained to me of my small salary.

O bana küçük maaşımdan şikayetçi oldu.

She complained of the room being too hot.

Odanın çok sıcak olmasından şikayet etti.

Tom complained that he had been treated unfairly.

Tom kendisine adaletsiz şekilde davranılmasından şikâyet etti.