Examples of using "Cheek'" in a sentence and their turkish translations:
Onlar yanak yanağa dans ettiler.
Tom yanağıma karşı yanağına bastı.
Mary Tom'un yanağına karşı yanağına bastı.
O onun yanağını öper.
Bu ne yüzsüzlük?
Bir yanağına tokat atılırsa, diğer yanağını çevir.
Tom, Mary'yi yanağından öptü.
Diğer yanağını çevir.
- Benim yanağımı öptü.
- Beni yanağımdan öptü.
O onun yanağını öptü.
- Tom, Mary'yi yanağından öptü.
- Tom, Mary'nin yanağını öptü.
O onun yanağını öper.
Tom yanağını sıktı.
Tom eğildi ve Mary'nin yanağını öptü.
Tom, Mary'yi yanağından öptü.
Bir gözyaşı onun yanağından aşağıya süzüldü.
O, onu yanağından öptü.
Az önce,kurşun onun yanağını sıyırarak geçti.
Tom onu yanağından öptü.
Bir yağmur damlası onu yanağına sıçradı.
- O, onu yanağından öptü.
- Onu yanağından öptü.
O beni yanağımdan öptü.
Tom'un yanağından bir gözyaşı süzüldü.
Yanağına bir buz torbası koy.
Yanağında ruj lekesi var.
Onun yanağını öptüm.
- Tom, Mary'yi yanağından öptü.
- Tom Mary'nin yanağını öptü.
Ben onu yanağından öptüm.
Tom beni yanağımdan öptü.
Tom yanağıma dokundu.
Mary Tom'u yanağından öptü.
Tom yanağını Mary'nin yanağına bastırdı.
O beni yanağımdan öptü.
Tom eğildi ve Mary'yi yanağından öptü.
Köpek yavrusu onu yanağından yaladı.
Babasını yanağından öptü.
John yanak plastik cerrahi geçirecek.
Tom yanağında bir yara izi var.
O, yanağından gözyaşını sildi.
Tom Mary'yi yanağından hafifçe öptü.
Eğildi ve onun yanağını öptü.
O onun yanağını öpmek için eğildi.
Tom Mary'nin yanağını öpmek için eğildi.
Kız babasını yanağından öptü.
Yanağındaki yara izi artık neredeyse görünmüyor.
Tom'un yanağında kötü bir kesik var.
Yanağından bir damla ter aktı.
Arkadaşlar birbirlerini yanaktan öptüler.
O sadece yanaktan bir öpücüktü.
Mary genç adamı yanağından öptü.
Onu yanağından öptüm.
Tom Mary'nin yanağına bir öpücük kondurdu.
Tom her iki yanağında bir kez Mary'yi iki kez öptü.
"Tom Mary'yi neresinden öptü?" "Yanaktan."
Sami bu kez diğer yanağını çevirmeyecek.
Mary'nin sol yanağında yara izi var.
- Diğer yanağı çevirme olayına inanmıyorum.
- Sana vurana diğer yanağını uzatma felsefesine inanmıyorum.
Tom Mary'ye yanağından hızlı bir öpücük verdi.
Tom yanağından bir öpücükle Mary'yi şaşırttı.
Tom Mary'ye yanaktan hafif bir öpücük verdi.
Yanağımdan öptü ve iyi geceler dedi.
Mary onun yanağına küçük bir öpücük verdi.
Tom, Mary'ye yanağından hızlı bir öpücük verdi.
Mary Tom'a yanağından hızlı bir öpücük verdi.
Tom, Mary'ye yanağından küçük bir öpücük verdi.
Tom Mary'ye yanağından kocaman bir öpücük verdi.
Tabii ki bunların çoğu şaka yollu ama
Tom kolunu Mary'ye koydu ve onu yanağından öptü.
Tom yanaktan bir öpücükle Mary'yi uyandırdı.
Oğlan kızın çenesini okşadı ve yanağından öptü.
Üç yaşındaki yeğenim beni yanaktan öptü.
Tom'un Mary'yi yanağından aceleyle öptüğünü gördüm.
Yanak keseleri, vücut ağırlığının yüzde onuna kadar taşır.
Ölü bedenin kimliği, yanağındaki bir ben yoluyla tespit edildi.
Tom öne doğru eğildi ve Mary'yi yanağından öptü.
Tom eğildi ve Mary'yi yanağından öptü.
Mary, Tom'un sağ yanağına tokat attıktan sonra, sol ayağının üstünde tepindi.
Tom Mary'yi kucakladı ve yanağından öptü.
Tom Mary'yi yanağından öptü ve sonra onun arabasına bindi.
O bizi yanağımızdan öptü ve bize iyi bir gece diledi.
Tom Mary'ye sarıldı ve yanağına küçük bir öpücük kondurdu.
Tom Mary'ye yanağından bir öpücük verdi ve sonra gitti.
Mary bana sıkıca sarıldı ve yanağımdan öptü.
Tom Mary'ye doğru döndü ve ona iki öpücük verdi, her yanağına bir tane.
Mary Tom'u yanağından öptü ve okula gönderdi.
Tom, Maria'yı kollarına aldı ve ona yanağından bir öpücük verdi.
Kulağıma "Seni seviyorum" diye fısıldayıp ardından beni yanağımdan öptü.
İsa diğer yanağı çevirmemizi, düşmanımızı sevmemizi ve onlar için dua etmemizi söylemişti.
Onun gözündeki bakışına göre onun şaka yollu konuştuğunu söyleyebilirdim.
Bugün ben birçok İspanyolca sözcük öğrendim ve artık nasıl "yanak", "çene" ve "diz" diyebileceğimi biliyorum.
Tom yeni gelinini eşikten taşıyan bir adamla aynı şekilde Mary'yi kaldırdı ve onu yanağından öptü.