Examples of using "Captivity" in a sentence and their turkish translations:
O, esaret altında tutuldu.
yetiştirilen bir ahtapotun farklı insanları tanıdığını gösterdi.
Dan iki günlük tutsaklıktan sonra nihayet rehinesini serbest bıraktı.
Sanırım yunuslar esaret altında tutulmamalı.
Yedi yıllık savaş esaretinden sonra Tom çökmüş bir adamdı.
Esaret altındaki hayvanlar uzun, korunaklı, canlı yaşarlar, oysa vahşi halde onlar canlı olarak yenilme tehlikesindedirler.
Savaş mahkumu olarak yedi yıl geçirdikten sonra Tom çökmüş bir adamdı.