Examples of using "Atomic" in a sentence and their turkish translations:
Bilim atom bombasını üretti.
Atomik saatler çok doğrudur.
Demirin atom numarası 26'dır.
Pozitif atom çekirdekleri negatif elektronları çeker.
İşte bir atom enerji santrali.
Biz atom çağında yaşıyoruz.
Atom bombası, Hiroşima'yı tamamen yok etti.
Bilimci atom enerjisi üzerine çalışıyor.
Atom enerjisi pahalı ve tehlikeli.
Atom enerjisinden faydalanmalıyız.
Hidrojenin atom numarası 1 'dir.
Onlar Hiroşima'ya bir atom bombası attılar.
Atom enerjisi çağındayız.
Atom bombasının nasıl yapılacağını biliyorlar.
Antlaşma atom bombası ve hidrojen bombasını yasaklıyor.
Atom enerjisi barışçıl amaçlar için kullanılabilir.
İlk atom bombası Japonya'ya bırakıldı.
Atom enerjisi barışçıl amaçlarla kullanılabilir.
Atom bombaları insan ırkı için bir tehlikedir.
Hiroşima'ya 1945'te bir atom bombası atıldı.
Biz atom enerjisinin barışçıl kullanımı hakkında düşünmeliyiz.
Atom bombası insanlık için büyük bir tehdittir.
John Dalton, atom teorisinin yaratıcısıydı.
Bu kitap atomik güç kullanımını ele alır.
Atom bombası tüm Hiroşima şehrini yıktı.
ABD 1945'te Hiroşima'ya bir atom bombası attı.
Bütün dünya bir atom savaşı ile yok edilebilir.
Atom bombası, 20. yüzyılın fizik ürünüdür.
"Atom numarası 47 olan element hangisidir?" "Gümüş."
"Atom numarası 82 olan element hangisidir?" "Kurşun."
Atom enerjisine ne kadar bağlı olduğumuzu düşünmekten vazgeçelim.
Mendelevyum, simgesi Md ve atom numarası 101 olan yapay bir elementtir.
Nükleer güç çağında yaşıyoruz.
Kore, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından kontrol edilmiştir.
O üniversiteden mezun olduğundan beri atom enerjisi çalışmasına tahsis edildi.
İnsanlık nükleer enerjiyi barışçıl biçimde kullanarak başarılı olacaktır.
Aslında, bunu bilmem gerekir. Bir dakika bekle, hatırlamama izin ver, Kesinlikle! Radyum elementinin atom numarası 88'dir