Translation of "'saladin'" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "'saladin'" in a sentence and their turkish translations:

And to Europeans as 'Saladin'

dramatik bir yükselişe geçtiler.

Finally in 1180, Saladin and Baldwin agree a two-year truce.

Sonunda 1180'de, Saladin ve Baldwin aynı fikirde iki yıllık bir ateşkes.

But Saladin can. And he now sees before him a grand vision.

Fakat Saladin yapabilir. Ve şimdi önünde büyük bir vizyon görüyor.

Saladin orders that ice cold water be brought and offered to the King.

Saladin buzlu suyun getirilmesini emreder ve krala sundu.

It is during Nur ad-Din's reign that Saladin begins his rise to prominence.

Selehaddin'in yükselişi ise Nureddin'in zamanında başlar.

Saladin waits for the heat to rise and to see what the Christians will do.

Saladin, ısının yükselmesini ve Hıristiyanların ne yapacaklarını görün.

However, the 31-year-old Saladin proves to be more than what al-Adid has bargained for.

Ancak, 31 yaşındaki Saladin Adid’in pazarlık ettiği şeyden daha fazlası olun.