Examples of using "'esperantists'" in a sentence and their turkish translations:
Esperantistler bizim arkadaşlarımızdır.
- Esperantocular, bizim dostlarımızdır.
- Esperantocu, dostlarımız vardır.
- Esperantistler bizim arkadaşlarımızdır.
Esperanto 'Esperantist'lere rağmen var oluyor.
Orada yalnızca esperantistler var.
Macaristan'da birçok esperantist yaşıyor.
Esperantistler sık sık yabancı ülkelere seyahat eder.
Bugünkü gazete Esperantistlerin bir toplantısını nakletti.
Burada çok Esperantistle tanıştın mı?
Tatoeba'da neden bu kadar çok Esperantist vardır?
Büyük sayıda yeni esperantistler beni mutlu ediyor.
Esperanto konuşanları dil eşitliği için çalışmaktadır.
Sadece Esperantist'ler değil fakat aynı zamanda Esperanto destekçileri de kongreye katılabilirler.
Esperantistlerin ve Yehova Şahitlerinin yaklaşımları arasındaki herhangi bir farklılık görmüyorum.