Examples of using "Zeker" in a sentence and their turkish translations:
Tabii!
Emin misin?
- Evet, elbette.
- Evet, tabii ki de.
Tabii ki.
Emin misin?
Bu konuda emin misin? Kesinlikle emin misin?
Bundan emin misin?
Pozitif misin?
Elbette. Derhal.
Tamamdır. Ne kadar?
Ben olumluyum.
- Elbette.
- Tabii ki.
- Besbelli ki!
Emin misin?
O, kesinlikle başaracak.
Ben eminim.
O, kesinlikle başarılı olacak.
Hem de nasıl!
O kesinlikle gelmez.
Geç kaldın, değil mi?
Tabi ki.
Kesinlikle mümkündür.
Biz eminiz.
Emin değildim.
O, kesinlikle cezalandırılıracak.
Yok artık!
Bu gerçekler kesin.
Oldukça emin misin?
Sigara içmiyorsun, değil mi?
Evet, elbette.
Tom kesinlikle mutlu görünüyor.
Ben kesinlikle yardım etmek istiyorum.
Tom kesinlikle mesajı aldı.
Kesinlikle!
Ben de kesinlikle değildim.
O, onu biliyor.
Yarın bizi görmeye gel.
Erkek kardeşim hasta olmalı.
O çok meşgul olmalı.
Annem kesinlikle öfkeli olacak!
Sebebinden emin değilim.
Kesinlikle onu özleyeceğim.
Siz çocuklar bu konuda emin misiniz?
O, kesinlikle bir olasılıktır.
Onu kesinlikle biliyor musun?
Ben oldukça eminim.
- Senin planın başarılı olacağı kesin.
- Planınız kesinlikle başarılı olacak.
Biz kesinlikle en iyisiyiz.
Ben nefesimi tutmazdım.
Fiyatlar kesinlikle yükselecek.
Kesinlikle bilmiyoruz.
Emin misin, Tom?
Hemen oraya gitmen gerekli.
Buna emin misin?
Gerçekten emin değilim.
Kesin olarak bilmiyorum.
Bunu kesinlikle yapacağım.
Bu kesinlikle eğlenceli olacak.
- Elbette.
- Tabii ki.
Tom kesinlikle otuzun üzerindedir.
Tabii ki teknoloji, temas takibi yoluyla
"Bunu kesinlikle yakalayacak." diye düşünüyordum.
Annen ve baban gelmedi, değil mi?
Astronomi asla yeni bir bilim değildir.
Biz onun başarısından eminiz.
Onun geleceğinden eminim.
Kesinlikle bilmiyorsun.
Onun geleceğinden emin.
Yarın sabah beni mutlaka ara.
O altmışın üzerinde olmalı.
Emin olmam gerekiyor.
Bu konuda yüzde yüz eminim.
Neredeyse bundan eminim.
Pekala, bunu kesinlikle deneyeceğim.
Muhtemelen Tom'u çok özlüyorsun, değil mi?
Karar henüz kesinleşmiş değil.
O kesinlikle bir centilmen değil.
Tom kesinlikle üzerine düşeni yaptı.
Ben kesinlikle Tom'a oy vereceğim.
Nasıl emin olabiliyorsun?
Ben onun hakkında emin değildim.
Tom kesinlikle bir şeylerin peşinde.
Kesin o hâlâ gelmemiştir, değil mi?