Translation of "Gelukkig" in Turkish

- Je was gelukkig.
- Jullie waren gelukkig.
- U was gelukkig.

Siz mutluydunuz.

- Je leek gelukkig.
- U leek gelukkig.
- Jullie leken gelukkig.

Mutlu görünüyordun.

Gelukkig Nieuwjaar!

- Mutlu yıllar!
- Yeni yılınız kutlu olsun!
- Yeni yıl mübarek olsun!

Gelukkig Suikerfeest.

- Ramazan Bayramı'nız mübarek olsun.
- Ramazan Bayramı'n kutlu olsun.
- Şeker Bayramı'nız kutlu olsun.
- Ramazan Bayramı'nız kutlu olsun.

- Zijt ge niet gelukkig?
- Bent u niet gelukkig?

- Mutlu değil misin?
- Mutlu değil misiniz?

- Ze lijkt gelukkig.
- Ze ziet er gelukkig uit.

O mutlu görünüyor.

Iedereen is gelukkig.

Hepimiz mutluyuz.

Nancy glimlachte gelukkig.

Nancy mutlu şekilde gülümsedi.

Tony was gelukkig.

Tony mutluydu.

Zij zijn gelukkig.

- Onlar mutlular.
- Mutlular.
- Onlar mutlu.

Tom was gelukkig.

Tom mutluydu.

Tom lijkt gelukkig.

Tom mutlu görünüyor.

Ze werd gelukkig.

O mutlu oldu.

Zij is gelukkig.

O mutludur.

Hij is gelukkig.

O mutlu.

Gelukkig nieuwjaar, Louise!

Yeni yılınız kutlu olsun, Louise!

Hij lijkt gelukkig.

- O mutlu görünüyor.
- Mutlu görünüyor.

Ze lijkt gelukkig.

Mutlu görünüyor.

Tom klonk gelukkig.

Tom mutlu görünüyordu.

Is Tom gelukkig?

Tom mutlu mu?

Maak me gelukkig.

Beni mutlu et.

Was Tom gelukkig?

Tom mutlu muydu?

Niemand is gelukkig.

Hiç kimse mutlu değil.

Was je gelukkig?

Mutlu muydun?

Je lijkt gelukkig.

Mutlu görünüyorsun.

Tom leek gelukkig.

Tom mutlu görünüyordu.

Is iedereen gelukkig?

Herkes mutlu mu?

Iedereen was gelukkig.

Herkes mutluydu.

We zijn gelukkig.

Biz mutluyuz.

Ken is gelukkig.

Ken mutlu.

Ik ben gelukkig.

Mutluyum.

Zij lijken gelukkig.

Onlar mutlu görünüyorlar.

Wees heel gelukkig.

Çok mutlu ol.

Wees gewoon gelukkig.

Sadece mutlu ol.

Dwazen zijn gelukkig.

Aptallar mutludur.

Tom is gelukkig.

Tom mutlu.

Gelukkig nieuwjaar, Tom.

Yeni yılın kutlu olsun, Tom.

Wij waren gelukkig.

Mutluyduk.

Zijn jullie gelukkig?

Siz mutlu musunuz?

- Streef ernaar gelukkig te zijn.
- Probeer gelukkig te zijn.

Mutlu olmaya çalış.

- Je zag er gelukkig uit.
- U zag er gelukkig uit.
- Jullie zagen er gelukkig uit.

Mutlu görünüyordun.

- "Gelukkig Nieuwjaar!" - "Voor jou hetzelfde!"
- "Gelukkig Nieuwjaar!" - "Voor u hetzelfde!"

"Mutlu Yeni Yıllar." "Sana da aynısını diliyorum!"

- Ik voelde me zeer gelukkig.
- Ik voelde me heel gelukkig.

Ben çok mutlu hissettim.

- Ook Tom maakt me gelukkig.
- Ook mij maakt Tom gelukkig.

Tom da beni mutlu ediyor.

- Ik ben gelukkig.
- Ik voel me gelukkig.
- Ik ben blij.

- Ben mutluyum.
- Mutluyum.

- Ik zal u gelukkig maken.
- Ik zal je gelukkig maken.

- Seni mutlu edeceğim.
- Sizi mutlu edeceğim.

- Gelukkig werd het weer beter.
- Gelukkig bleek het prima weer.

Çok şükür hava düzeldi.

Voelen we ons gelukkig.

kendimizi mutlu hissederiz.

Of we gelukkig zijn,

görevlendirdiğimiz sürece,

Gelukkig bestaat er zoiets:

Neyse ki, böyle bir şey var:

Ik ben zo gelukkig!

Ne kadar mutluyum!

Het verhaal eindigt gelukkig.

Hikaye mutlu bir şekilde sona erer.

De jongen werd gelukkig.

Çocuk mutlu oldu.

Ik was toen gelukkig.

Ben o zaman mutluydum.

Misschien zijn ze gelukkig.

Belki onlar mutludur.

We zijn heel gelukkig.

Biz çok mutluyuz.

Iedereen wil gelukkig zijn.

Herkes mutlu olmak istiyor.

Tom voelde zich gelukkig.

Tom şanslı hissetti.

Ik ben gelukkig genoeg.

Yeterince mutluyum.

- Wees gelukkig!
- Wees blij!

Mutlu ol!

Geld maakt niet gelukkig.

Para mutluluğu satın almaz.

Ik voel me gelukkig.

Mutlu hissediyorum.

Tom was zo gelukkig.

Tom çok mutluydu.

Tom was zeer gelukkig.

Tom gerçekten mutluydu.

Ik maakte haar gelukkig.

Onu mutlu ettim.

Mijn kat is gelukkig.

Benim kedim mutlu.

Gelukkig werd niemand nat.

İyi ki kimse ıslanmadı.

Hij is altijd gelukkig.

- Daima mutlusun.
- Her zaman mutlusun.

Iedereen is tegenwoordig gelukkig.

Herkes bugünlerde mutlu.

Ik ben erg gelukkig.

Ben çok mutluyum.

De kinderen zijn gelukkig.

Çocuklar mutlu.

Hij maakte haar gelukkig.

Onu mutlu etti.

Ben je gelukkig, Tom?

Tom şu an mutlu mu?

We zijn gelukkig samen.

Birlikte mutluyuz.

Ik voelde me gelukkig.

Mutlu hissettim.

Gelukkig konden zij ontsnappen.

Neyse ki onlar kaçabildi.

Niet iedereen was gelukkig.

Herkes mutlu değildi.

Jullie lijken zo gelukkig.

Çok mutlu görünüyorsunuz.

Ik maakte John gelukkig.

John'ı mutlu ettim.

Wees gelukkig en lach!

Mutlu ol ve gülümse!