Translation of "Dorpje" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Dorpje" in a sentence and their turkish translations:

Tom woont in een klein dorpje.

Tom küçük bir köyde yaşar.

Mijn broer woont in een klein dorpje.

Erkek kardeşim küçük bir köyde yaşıyor.

Dit is het dorpje waar ik ben geboren.

Bu benim doğduğum köydür.

Stak er wat tijd in, bouwde een dorpje met enkele wegen,

Biraz zaman geçirdim, yolları olan küçük bir köy inşa ettim

- Tom groeide op in een klein dorp.
- Tom groeide op in een dorpje.

Tom küçük bir köyde büyüdü.

Elke ramadan bezoekt Yitzhak zijn vriend Sami in een dorpje in de Westelijke Jordaanoever.

İzak her ramazan Batı Şeria'daki küçük bir köye Sami'yi ziyaret etmeye gidiyor.

Site van het hof van koning Hrolf, dat nu het kleine dorpje Lejre in Denemarken is.

şu anda Danimarka'daki küçük Lejre köyü olan Kral Hrolf'un mahkemesinin geleneksel alanına bakmaya başladı .