Translation of "Dollar" in Turkish

0.021 sec.

Examples of using "Dollar" in a sentence and their turkish translations:

7 dollar, alstublieft.

Yedi dolar, lütfen.

Elke dollar helpt.

Her dolar yardım eder.

- Het kost slechts tien dollar!
- Het kost maar tien dollar!

Maliyeti sadece 10,00 dolar!

- Het kostte ongeveer twintig dollar.
- Het was ongeveer twintig dollar.

O yaklaşık yirmi dolardı.

Slechts 146 miljoen dollar.

yalnızca 146 milyon dolar.

Geef me honderd dollar.

Bana yüz dolar ver.

Wortels kosten drie dollar.

Havuç üç dolar.

Tom won drieduizend dollar.

Tom üç bin dolar kazandı.

Hij had vijftig dollar.

Onun elli doları vardı.

Ze verdiende dertigduizend dollar.

O otuz bin dolar kazandı.

- Tom heeft mij dertig dollar gegeven.
- Tom gaf me dertig dollar.

Tom bana otuz dolar verdi.

Dit boek kost 4 dollar

Bu kitap dört dolar.

Ik betaalde hem vijf dollar.

Ona beş dolar ödedim.

De rekening bedroeg 100 dollar.

Fatura 100 dolar tuttu.

Hij werd 10.000 dollar betaald.

Ona 10,000 dolar ödendi.

Het verlies bedroeg 100 dollar.

Kayıp 100 dolara ulaştı.

Veertig dollar voor zeven dagen.

Yedi gün için kırk dolar.

Het boek kost vijf dollar.

Bu kitabın maliyeti beş dolar.

We hebben maar twee dollar.

- Sadece iki dolarımız var.
- Bizde sadece iki dolar var.

Deze cd kost tien dollar.

- CD'yi alman 10 dolar tutuyor.
- Bu CD 10 dolar.

Waar is de ontbrekende dollar?

Kayıp dolar nerede?

Zou driehonderd dollar genoeg zijn?

300 dolar yeterli olur mu?

Het kostte dertig miljoen dollar.

Bu otuz milyon dolara mal oldu.

Het kostte me tien dollar.

O, bana 10 dolara mal oldu.

Die hoed kostte vijftig dollar.

O şapka elli dolara mal oldu.

Dit hemd kost tien dollar.

Bu gömlek on dolardır.

Ik geef je vijf dollar.

- Sana beş dolar vereceğim.
- Sana beş dolar veririm.

Deze hoed kostte tien dollar.

Bu şapka on dolara mal oldu.

- Alles bij elkaar kostte het tien dollar.
- Het totaal kwam op tien dollar.

Toplam on doları buldu.

- Ik heb iets meer dan 5 dollar.
- Ik heb iets meer dan vijf dollar.

Beş dolar'dan biraz fazla param var.

Creatief Europa geeft 2,4 miljard dollar

Creative Europe programı 300.000'in üzerinde sanatçıya

Met vijf miljard dollar in ngo's.

Sivil toplum kuruluşlarına yaptığı beş milyar dolarlık yatırımla.

De bank leende hem vijfhonderd dollar.

Banka ona 500 dolar kredi verdi.

Het kostte minder dan vijftig dollar.

O elli dolardan daha azdı.

Ik betaalde nog vijf dollar extra.

Ek olarak beş dolar ödedim.

Ik ben hem 10 dollar schuldig.

Ona on dolar borçluyum.

Dit kostte minder dan vijftien dollar.

O on beş dolardan daha azdı.

Niet-leden betalen 50 dollar extra.

Üye olmayanlar elli dolar daha ödeyecek.

Hij spaart tien dollar per week.

O her hafta bir kenara on dolar koyar.

Nick is mij tien dollar verschuldigd.

Nick bana on dolar borçludur.

Ik heb maar drie dollar uitgegeven.

Ben sadece üç dolar harcadım.

Ik heb ongeveer vijftig dollar betaald.

Yaklaşık elli dolar ödedim.

Ik verdien dertien dollar per uur.

Saatte on üç dolar kazanırım.

Ik ben hem 300 dollar schuldig.

Ona 300 dolar borçluyum.

Ik ben haar 300 dollar verschuldigd.

Ona 300 dolar borçluyum.

Tom verdient dertig dollar per uur.

Tom saatte otuz dolar kazanmaktadır.

Dat is dan zeven dollar, alstublieft.

Yedi dolar, lütfen.

Duizend dollar is een hele som.

1000 dolar büyük bir yekundur.

Ze verdient 30 dollar per dag.

O, günde 30 dolar kazanıyor.

Het zal ongeveer vijftien dollar kosten.

O, yaklaşık on beş dolara mal olacak.

Het zal ongeveer dertig dollar kosten.

Bu yaklaşık otuz dolara mal olacak.

- We hebben een geschat verlies van 100 dollar.
- We schatten zijn verliezen op 100 dollar.

Onun kayıplarının 100 dolar olduğunu tahmin ettik.

- Ik heb tien dollar aan een boek uitgegeven.
- Ik heb tien dollar uitgegeven aan een boek.

Bir kitap için on dolar harcadım.

Dat kost honderden miljoenen dollar -- per stuk.

büyük bir gemiye

De yen stijgt en de dollar daalt.

Yen yükseliyor dolar düşüyor.

Ik leg iedere maand 10 dollar opzij.

Her ay on dolar biriktirdim.

Henry heeft niet meer dan zes dollar.

Hanry'nin sadece altı doları var.

Ik heb het voor tien dollar verkocht.

Onu on dolara sattım.

De kosten zullen oplopen tot duizenden dollar.

Masraf binlerce doları bulacak.

Ik kocht het voor ongeveer twaalf dollar.

Onu yaklaşık 12 dolara satın aldım.

Mijn echtgenoot verdient honderdduizend dollar per jaar.

Kocam bir yılda 100,000 dolar kazanır.

Een dollar is gelijk aan honderd dollarcent.

Bir dolar yüz sente eşittir.

Ik heb een dollar op straat gevonden.

- Caddede bir dolar buldum.
- Yolda bir dolar buldum.

We schatten de schade op duizend dollar.

Biz bin dolar zarar olacağını tahmin ediyoruz.

Maria betaalde haar lunch met vijf dollar.

Mary öğle yemeği için beş dolar ödedi.

Ik kocht een fototoestel voor dertig dollar.

30 dolara bir kamera satın aldım.

Tom kocht een fototoestel voor 500 dollar.

Tom, 500 dolara bir kamera satın aldı.

Hij verdient minstens 1.000 dollar per week.

Haftada en az 1000 dolar kazanır.

Tom is me al 300 dollar schuldig.

Tom bana zaten üç yüz dolar borçlu.

Onderdeel van een groeiende, heimelijke miljarden-dollar-industrie.

büyüyen gizli multi milyar dolarlık bir endüstrinin parçası.

De Europese munten werden zwakker tegenover de dollar.

Avrupa para birimleri dolar karşısında zayıfladı.

Ik wil niet meer dan 10 dollar uitgeven.

10 dolardan daha fazla harcamak istemiyorum.

Ik heb het boek gekocht voor tien dollar.

Kitabı on dolara aldım.

Hij betaalde maar tien dollar voor het hemd.

Şu gömlek için sadece on dolar ödedi.

We hebben de schade op duizend dollar geschat.

1000 dolar zarar tahmin ettik.

Ik heb een openstaande schuld van tien dollar.

10 dolarlık ödenmemiş bir borcum var.

Je moet me nu meteen 500 dollar geven.

Bana hemen şimdi 500 dolar vermelisin.

Ik heb hem 500 dollar geleend zonder rente.

Ona faizsiz 500 dolar borç verdim.

De oorlog kost 2.000 miljoen dollar per maand.

Savaş, her ay 2.000 milyon dolara mal oldu.

De waarde van de dollar begon te verminderen.

Doların değeri düşmeye başladı.

Ik heb tien dollar betaald voor dit boek.

Kitap için on dolar ödedim.

Kan ik hier Japanse yen in dollar omwisselen?

Burada yen'i dolara çevirebilir miyim?

...of auto's van een of twee miljoen dollar maakt.

veya bir iki milyon dolarlık arabalar yapmak yerine

Wat hen zeven miljard dollar aan energiekosten zal besparen.

bu, enerji maliyetlerinde yedi milyar dolar tasarruf demek.

Genereert meer dan 166 miljard dollar in economische activiteit,

ekonomik faaliyette 166 milyar dolardan daha fazla üretiyor,