Translation of "‫درس" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "‫درس" in a sentence and their turkish translations:

درس التواصل،

Bağ kurma,

درس التعقيدات،

karmaşıklık

درس التفكر.

ve yansıma.

‫درس أليم.‬

Acı bir ders.

درس فاضل الإسلام.

- Fadıl, İslam okudu.
- Fazıl İslam eğitimi aldı.

درس سامي الإسلام.

- Sami İslam eğitimi aldı.
- Sami İslami eğitim gördü.

درس سامي المسرح.

Sami tiyatro derslerine katıldı.

درس توم الجيولوجيا.

Tom jeoloji okudu.

درس اليوم، علوم الحياة.

Dersimiz, Hayat Bilgisi.

كما درس البوذية هناك.

Orada da Budizm eğitimi aldı

درس البارحة طوال الليل.

Dün gece, bütün gece çalıştı.

درس سامي في الثّانويّة.

Sami lisede okudu.

لكن هناك درس مستفاد آخر.

ama çıkarılacak bir başka ders var.

درس القانون في جامعة هارفارد.

O, Harvard'da hukuk okudu.

ودون أن أعلم، أصبحت أهم درس

ve farkında olmadığım halde en önemli ders olmuştu,

درس سامي من أجل شهادة الدّكتورا.

Sami, doktorası için eğitim aldı.

وكان هناك درس قوي في ذلك اليوم

O gün küçük kız tüm sınıfın ne olursa olsun

درس خاص. الطفل ليس لديه وقت للعب

özel dersi. Çocuğun oyun oynamaya vakti yok

تبدأ درس واحد. كل مكالمة لها رقم

başlatıyorsunuz bir tane ders. Her görüşmenin de bir numarası var

درس في مدرسة Vefa الثانوية لمدة 11 عامًا

Vefa lisesinde 11 yıl okudu

أصبحت أكبر من مجرد مشاركة درس بسيط في فصلي.

Benim sınıfımda sadece bir dersi paylaşmak değil daha fazla şeyi ifade ediyor...

وأعتقد أن هذا درس مهم لنا كمواطنين ومهندسين معماريين.

Şehirde yaşan insanlar ve mimarlar olarak bu bizim için çok önemli bir ders.

قد درس وفكر كثيرًا في مشاكل التنظيم والقيادة العسكرية.

, 25 yıllık hizmete sahip bir tuğgeneraldi .

- يقال أنها درست الترجمة في المانيا.
- يقال أنه درس الترجمة في المانيا.

Onun Almanya'da çeviri okuduğu söyleniyor.