Examples of using "الفندق" in a sentence and their turkish translations:
Bu otel o otelden daha iyi.
İstasyon otelin batısına doğru.
Ben şimdilik otelde kalacağım.
Bu otelde yaşıyorum.
- Fadıl saat kaçta otelden ayrıldı?
- Fadıl ne zaman oteli terk etti?
Bu otel geçen yıl yapıldı.
Fadıl bir otel odası kiraladı.
O otel göle çok yakındı.
O otel, göle oldukça yakındı.
Oteli yabancı turistlerle dolu buldum.
Tom, Mary'yle otel lobisinde buluştu.
Kaldığımız otel çok rahattı.
Otelde daha önce yer ayırtmalıydın.
ve kendisine bir tane yatırımcı bulup hemen bu istediği oteli satın alıyor
Ben, suitleri ferah, kanapeleri geniş sandviçleri bol buldum.
Bu otel, toplu taşımaya uygun bir yerde bulunuyor.
Sabah 10'dan önce otelden ayrılmalıyız, aksi halde Miami trenini kaçıracağız.