Translation of "Dilerim" in Spanish

0.007 sec.

Examples of using "Dilerim" in a sentence and their spanish translations:

Başsağlığı dilerim.

Simpatizo.

Özür dilerim.

¡Perdón!

Özür dilerim!

- Lo siento.
- ¡Lo siento!

Tamam. Özür dilerim.

- Está bien. Lo siento.
- De acuerdo. Lo siento.
- Vale, lo siento.

Tekrar özür dilerim!

¡Lo siento de nuevo!

- Özür dilerim.
- Üzgünüm.

Lo siento.

Özür dilerim, aşkım.

Perdón, cariño.

- Affedersiniz.
- Özür dilerim.

- Perdone.
- Disculpe.
- ¡Perdón!

WPR: Çok özür dilerim.

WPR: Lo siento.

Duygularını incittiysem, özür dilerim.

Lo siento si herí tus sentimientos.

Kestiğim için özür dilerim.

Lamento la interrupción.

Gecikme için özür dilerim.

Pido disculpas por el retraso.

Bunun için özür dilerim.

- Me excuso por ello.
- Me disculpo por esto.

Onun için özür dilerim.

Pido disculpas por eso.

Yaptıklarımdan dolayı özür dilerim.

Me arrepiento de lo que hice.

Seni incittiysem, özür dilerim.

Lo siento si te hice daño.

Söylediğim için özür dilerim.

Pido disculpas por lo que dije.

Özür dilerim. Fark etmedim.

Perdón, no me había dado cuenta.

Özür dilerim. Yeteneklerimi abarttım.

Lo siento. Sobreestimé mis capacidades.

Sana iyi yolculuklar dilerim.

- Que tengas buen viaje.
- Que tengas un buen viaje.

Özür dilerim, İspanyolcam berbattır.

Discúlpame, por favor, mi español es terrible.

Eşeklik ettim, özür dilerim.

He hecho una tontería, lo siento.

Sizi aldattığım için özür dilerim.

Lamento haberle engañado.

Sözlerim seni incittiyse özür dilerim.

- Lo lamento si mis palabras te hirieron.
- Lo lamento si mis palabras te hieren.

Özür dilerim. O benim hatamdı.

Pido disculpas. Fue mi error.

Özür dilerim. Seni incitmek istememiştim.

Lo siento. Nunca tuve la intención de lastimarte.

Gecikmeden dolayı hepinizden özür dilerim.

Disculpas a todos por llegar tarde.

Geç kaldığım için özür dilerim.

- Lamento llegar tarde.
- Disculpe la tardanza.
- Siento mucho el retraso.

Geçen gün için özür dilerim.

Siento lo del otro día.

Geç cevap için özür dilerim.

Disculpe por haber demorado en contestar.

Özür dilerim, seni garson zannettim.

Perdona, creía que eras un camarero.

Özür dilerim. Ödevimi yapmayı unuttum.

Lo siento, se me olvidó hacer los deberes.

Size sınavda iyi şans dilerim.

Que te vaya bien en el examen.

Sözünü kestiğim için özür dilerim.

Dispense usted que le interrumpa.

Sert kelimeler için özür dilerim.

Lamento esas duras palabras.

Mektubunu yanlışlıkla açtığım için özür dilerim.

- Perdóname por haber abierto tu carta por error.
- Perdóneme por haber abierto su carta por error.

O bir yazım hatası. Özür dilerim.

Es un error de tipeo. Disculpe.

Özür dilerim, bir şey mi söyledin?

Perdón, ¿dijiste algo?

Ne dedin? Özür dilerim, düşünceye dalmışım.

¿Qué has dicho? Lo siento, yo estaba perdido en mis pensamientos.

Özür dilerim! Zannedersem benim yerimde oturuyorsunuz.

Disculpe, creo que está sentado en mi asiento.

Dün seni ağlattığım için özür dilerim.

Lamento haberte hecho llorar ayer.

Öyle kaba olduğum için özür dilerim.

Lamento haber sido tan rudo.

Gitmek zorunda olduğum için özür dilerim.

Me disculpo porque tengo que irme.

Hemen cevap vermediğim için özür dilerim.

- Te pido disculpas por no haber respondido inmediatamente.
- Discúlpame por no haberte respondido en el momento.

Toplantı gündemini göndermedeki gecikme için özür dilerim.

Pido disculpas por la demora en enviar la agenda.

Size daha önce yazmadığım için özür dilerim.

Te pido disculpas por no haberte escrito antes.

Geç kaldığım için özür dilerim. Fazla uyudum.

Perdón por llegar tarde. Me quedé dormido.

- Seni dinlemeliydim.
- Seni dinlemem gerekirdi. Özür dilerim.

- Debería haberte escuchado.
- Yo debería haberte escuchado.

Sizi böyle rahatsız ettiğim için özür dilerim.

Pido disculpas por haberte molestado así.

"Özür dilerim ama hesaplamaların doğru olduğunu düşünmüyorum." der.

Dice, "Lo siento, me parece que las cuentas no cuadran".

Kucağında bir kaç güzel gün geçirmenizi dilerim" dedi.

les ha permitido sentarse en su regazo estos días".

Mektubuna daha erken cevap vermediğim için özür dilerim.

- Siento no haber contestado tu carta antes.
- Siento no haberte contestado antes.

Seni bu kadar erken aradığım için özür dilerim.

Perdón por llamarte tan temprano.

Herkese içindeki iyilik kadar iyi bir hayat dilerim.

Le deseo a todo el mundo una vida tan buena como su bondad interior.

- Geç kaldığım için üzgünüm.
- Geç kaldığım için özür dilerim.

Lamento llegar tarde.

Berbat Fransızcam için özür dilerim. Ben hala başlangıç düzeyindeyim.

Por favor, disculpe mi mal francés. Tan solo estoy empezando a aprender el idioma.

- Geç kaldığım için özür dilerim.
- Geç kaldığım için beni bağışlayın.

- Lamento llegar tarde.
- Perdón por llegar tarde.

- İyi bir yaz tatili geçir!
- İyi bir yaz tatili geçirmeni dilerim!

¡Ten unas buenas vacaciones de verano!

- Başına bir sürü bela açtığım için üzgünüm.
- Sana bu kadar sıkıntı verdiğim için özür dilerim.

- Lamento haberle ocasionado tantos problemas.
- Lamento haberte ocasionado tantos problemas.

Sabahleyin insanları "Günaydın" ile selamlıyorum. Bu, "Size iyi günler dilerim" veya "İyi günler" gibi bir kısaltmadır.

Por la mañana saludo a las personas con "Buenos días". Esa es una abreviatura de "Te deseo un buen día" o "Ten un buen día".

- Geç kaldığım için üzgünüm.
- Lütfen geç geldiğimden dolayı beni affet.
- Geç kaldığım için özür dilerim.
- Geç kaldığım için beni bağışlayın.
- Geç kaldığım için bağışlayın.
- Geç kaldığım için beni affedin.
- Lütfen geç kalışımı bağışlayın.
- Lütfen geç geldiğim için beni bağışlayın.

- Disculpe mi retraso.
- Perdón por el retraso.
- Perdona que llegue tarde.
- Lamento llegar tarde.
- Perdón por llegar tarde.
- Por favor, perdóneme por llegar tarde.
- Perdona por llegar tarde.
- Disculpe la tardanza.
- Lamento llegar tan tarde.
- Me disculpo por el retraso.
- Siento mucho el retraso.
- Perdone la tardanza.