Translation of "Bakar" in Spanish

0.009 sec.

Examples of using "Bakar" in a sentence and their spanish translations:

Bakar bakar mutlu olurduk.

Estaremos encantados de mirar.

Odam bahçeye bakar.

Mi cuarto está orientado al jardín.

Evimiz sahile bakar.

Nuestra casa da a la playa.

Garson bakar mısınız?

Camarero, ¿puede atender?

Tom kuşlara iyi bakar.

Tom cuida bien de los pájaros.

Tom, Mary'ye iyi bakar.

Tom cuida bien de Mary.

Yarın köpeğime bakar mısın?

¿Puedes cuidar mi perro mañana?

O, benim çocuklarıma bakar.

Él cuida de mis hijos.

Bana bakar mısın, Tom?

Tom, ¿puedes mirarme?

Erkek kardeşim köpeğimize bakar.

Mi hermano cuida de nuestro perro.

Lütfen çocuklara bakar mısın?

¿Podrías cuidar de los niños?

Yarın köpeğime bakar mısın lütfen?

¿Podrías cuidar de mi perro mañana?

Bakar mısınız! Pencereyi açabilir miyim?

Disculpe, ¿podría abrir la ventana?

Diğer tarafa bakar mısın lütfen?

¿Puedes mirar al otro lado, por favor?

Ben yokken köpeğime bakar mısın?

¿Cuidarás de mi perro mientras no estoy?

Büyükanne gün boyunca çocuklara bakar.

Mi abuela cuida a los niños durante el día.

Kapıya bakar mısın? Ben meşgulüm.

¿Puedes ver quién está llamando a la puerta? Yo estoy ocupado.

- Çocuklara kim bakıyor?
- Çocuklara kim bakar?

¿Quién cuida de los niños?

Ben dışarda iken çocuklara bakar mısın?

¿Cuidarás los niños cuando yo no esté?

Elbiselerimi değiştirirken diğer tarafa bakar mısın?

¿Podrías mirar para otro lado mientras me cambio?

Genellikle bir çocuk bana dik dik bakar.

algún niño se queda mirando.

Düşmanlardan korur deyim yerindeyse gözü gibi bakar

Lo protege de los enemigos y parece un ojo.

Birçok doktor muayeneye başladıklarında ilk önce dilinize bakar.

Muchos doctores te revisan primero la lengua cuando comienzan una examinación.

- Affedersiniz. Amerikan elçiliği nerede?
- Bakar mısınız? Amerikan Konsolosluğu nerede?

- Perdoname. ¿Dónde está la embajada americana?
- Disculpe. ¿Dónde está la embajada estadounidense?
- Perdona, ¿sabes dónde está la embajada estadounidense?

Çoğu insan ortaya çıkan yeni fikirlere bakar ve onları yargılar.

La mayoría de la gente observa las nuevas ideas que llegan y las juzga.

- Evim denize bakıyor.
- Benim evim denize doğru bakar.
- Evim full deniz manzaralı.

Mi casa tiene vista al mar.

- Tom kahvaltı yapmadan önce e-postasını kontrol eder.
- Tom kahvaltı etmeden önce e-mailine bakar.

Tom revisa su correo antes de desayunar.