Translation of "Uyudum" in Portuguese

Çok uyudum.

Eu dormi muito.

Teknede uyudum.

- Eu dormi no barco.
- Dormi no barco.

Patronumla uyudum.

Eu dormi com meu chefe.

Kanepede uyudum.

Eu dormi no sofá.

Ben uyudum.

Eu dormi.

Arabada uyudum.

Eu dormi no carro.

- Ben dokuz saat uyudum.
- Dokuz saat uyudum.

Eu dormi nove horas.

Televizyonun karşısında uyudum.

- Eu dormi na frente da televisão.
- Dormi na frente da televisão.

Kütük gibi uyudum.

Dormi como uma pedra.

Çok iyi uyudum.

Dormi muito bem.

Çok fazla uyudum.

- Eu dormi demais.
- Dormi demais.

Ben otobüste uyudum.

Eu dormi no ônibus.

Bütün gün uyudum.

Eu dormi o dia todo.

Ben iyi uyudum.

Eu dormi bem.

Ben uçakta uyudum.

Dormi no avião.

Sadece iki saat uyudum.

- Só dormi duas horas.
- Eu só dormi duas horas.

Dün gece iyi uyudum.

- Dormi bem esta noite.
- Eu dormi bem essa noite.

Dün bütün gün uyudum.

Eu dormi o dia todo ontem.

Dün gece zor uyudum.

Eu mal dormi na noite passada.

Ne kadar süre uyudum?

Por quanto tempo eu dormi?

Uzun süre uyudum mu?

Eu dormi por muito tempo?

Dün saat onda uyudum.

Fui dormir às dez horas ontem.

Ben çok uzun uyudum.

Eu dormi muito.

Ben dokuz saat uyudum.

- Eu dormi nove horas.
- Dormi nove horas.

Saat ona kadar deliksiz uyudum.

Dormi profundamente até às dez.

Ben iyi bir uyku uyudum.

- Eu dormi bem.
- Dormi bem.

Dün gece çok iyi uyudum.

Dormi muito bem ontem à noite.

Ben sadece iki saat uyudum.

Só dormi duas horas.

Dün on iki saat uyudum.

Dormi doze horas ontem.

Dün gece ışıklar açıkken uyudum.

Noite passada, fui dormir com as luzes apagadas.

Ben yorgundum, o yüzden erken uyudum.

Ele estava cansado, então foi para a cama cedo.

Dün bütün gün uyudum çünkü pazardı.

Ontem eu passei o dia inteiro dormindo porque era domingo.

Geç uyudum ve ilk treni kaçırdım.

Dormi até tarde e perdi o primeiro comboio.

Bir bir park bankının üstünde uyudum.

Eu dormi em um banco do parque.

Sadece iki saat uyudum. Uykusuz olduğuma şaşmamalı.

Dormi apenas duas horas. Sem dúvida que estou sonolento.

Çok yorgun olduğum için öğle yemeği molası sırasında biraz uyudum.

- Eu dormi um pouco durante o intervalo para almoço porque eu estava muito cansado.
- Eu dormi um pouco durante o intervalo para almoço porque eu estava muito cansada.