Translation of "Tuzak" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Tuzak" in a sentence and their portuguese translations:

Bir tuzak.

Uma armadilha.

Bir tuzak kurmalıyız.

Deveríamos preparar uma armadilha.

Bir tuzak kurdum.

- Eu coloquei uma armadilha.
- Coloquei uma armadilha.

Bir tuzak olabilir.

- Poderia ser armadilha.
- Isso poderia ser uma armadilha.

O bir tuzak.

É uma emboscada.

- Bu bir tuzak değil.
- Bu bir tuzak değildir.

Isto não é uma armadilha.

Tom bir tuzak kurdu.

Tom armou uma armadilha.

Tom bana tuzak kurdu.

Tom me despertou.

O bir tuzak olabilir.

Poderia ser armadilha.

O bir tuzak mı?

É uma armadilha?

Pekâlâ, bu tuzak küçük hayvanları yakalamak üzere tasarlanmış bir tuzak.

Esta é uma daquelas armadilhas para apanhar animais pequenos.

Tuzak kurmak için şartlar mükemmel.

Condições perfeitas para fazer emboscadas.

Dikkat et! Bu bir tuzak!

- Cuidado! É uma armadilha!
- Cuidado: É uma armadilha!

Aslında burada bize tuzak kuruluyor işte

Na verdade, aqui está uma armadilha.

Dikkatli ol. Bu bir tuzak olabilir.

- Seja cuidadoso. Pode ser uma armadilha.
- Cuidado. Pode ser uma cilada.

Bunun sadece bir tuzak olmadığını nasıl anlarız?

Como sabemos que isso não é apenas uma armadilha?

Lembeh, en yetenekli tuzak avcısına ev sahipliği yapıyor.

Lembeh é o lar do derradeiro predador furtivo.

Biz bir tilki yakalamak için bir tuzak kurduk.

- Nós armamos uma armadilha para capturar uma raposa.
- Preparamos uma armadilha para pegar uma raposa.

Ya çürüyen etin bir kısmını alıp ormanda tuzak kurar

Podemos tirar a carne podre, fazer uma armadilha na floresta

Pekâlâ, bu küçük hayvanları yakalamak için tasarlanmış bir tuzak.

Esta é uma daquelas armadilhas para apanhar animais pequenos.

Ne diyorsunuz? Çürümüş etle düzgün bir tuzak mı kuralım

O que acha? Fazemos uma armadilha a sério com a carne podre

Onun yerine tuzak tellerinden oluşan ağları aracılığıyla yoklar dünyayı.

Por isso, ela sente o mundo à sua volta através de uma rede de fios.

Ne yapacağız? Ultraviyole ışıkla mı avlanacağız? Yoksa bir tuzak mı yapacağız?

Como vai ser ser? Quer caçar com a luz ultravioleta? Ou fazer uma armadilha?