Translation of "Karmaşık" in Portuguese

0.005 sec.

Examples of using "Karmaşık" in a sentence and their portuguese translations:

Bu karmaşık.

Isto é complicado.

Sorun karmaşık.

O problema é complexo.

Durum karmaşık.

O caso é complexo.

Bu biraz karmaşık.

É um pouco complicado.

Ne kadar karmaşık?

Quão complexo é?

Bu karmaşık oluyor.

Isto está ficando complicado.

Bu şeyler karmaşık.

Estas coisas são complicadas.

Bu çok karmaşık.

- É muito complicado.
- É complicado demais.

O karmaşık mıydı?

Foi complicado?

O karmaşık mı?

É complicado?

Hayat çok karmaşık.

A vida é muito complicada!

Bilgisayarlar karmaşık makinelerdir.

Os computadores são máquinas complexas.

Bu karmaşık bir soru.

É uma questão complicada.

Kimya çok karmaşık olabilir.

A química pode ser bem complexa.

Bu çok karmaşık değil.

Não é muito complicado.

Bu biraz karmaşık görünüyor.

Isso parece um pouco complicado.

Neden bu kadar karmaşık?

Por que é tão complicado?

Bu çok karmaşık mı?

- É muito complicado?
- Isso é muito complicado?

Tom'un açıklaması çok karmaşık.

A explicação de Tom foi muito complicada.

Bu karmaşık bir sorun.

É um problema complexo.

Bu karmaşık bir konu.

É um problema complexo.

O karmaşık bir çocuk.

Ele é como um menino complicado.

Çok karmaşık konularla ilgileniyorduk.

Nós estávamos lidando com assuntos muito complicados.

Karmaşık bir dünyada yaşıyoruz.

Vivemos num mundo complicado.

Bu karmaşık bir dünya.

É um mundo complicado.

Dil bilgisi çok karmaşık.

A gramática é muito complicada.

- Beynin karmaşık bir yapısı vardır.
- Beyin karmaşık bir yapıya sahiptir.

O cérebro tem uma estrutura complexa.

Bu yüzden karmaşık bir durum.

Trata-se de um grupo muito diversificado.

O kadar da karmaşık değil.

Não é tão complicado.

Beyin sadece karmaşık bir makinedir.

O cérebro é somente uma máquina complicada.

Bu ondan biraz daha karmaşık.

É um pouco mais complicado que isso.

Fabrika birçok karmaşık makineleri kullanır.

A fábrica usa muitas máquinas complicadas.

Bu örnek biraz daha karmaşık.

Este exemplo é um pouco mais complexo.

O çok karmaşık bir dünyaydı.

Era um mundo muito complicado.

Bu gerçekten çok karmaşık mı?

É realmente tão complicado?

Bu çok karmaşık bir soru.

É uma pergunta muito complexa.

O çok karmaşık bir soru.

Essa é uma questão muito complicada.

Sevgi neden bu kadar karmaşık.

Por que o amor é tão complicado?

Fadıl karmaşık geçmişli bir adamdı.

Fadil era um homem com um passado complicado.

Bu benim için oldukça karmaşık.

É muito complicado para mim.

Karmaşık ve derin meseleleri açıklamak için

E empregava palavras extremamente simples

O meseleleri daha karmaşık hale getirecek.

Isso vai complicar o problema ainda mais.

Bu benim için biraz fazla karmaşık.

É um pouco complicado demais para mim.

O, karmaşık matematiksel problemleri çözmede iyidir.

Ele é bom em resolver problemas complicados de matemática.

Biz çok karmaşık bir dünyada yaşıyoruz.

Vivemos num mundo muito complicado.

"Tom senin erkek arkadaşın mı?" "Karmaşık."

"Tom é seu namorado?" "É complicado."

Ve büyük, ışıltılı ve karmaşık dünyaya girecektim.

para o grande mundo, caótico.

Onların iletişimi düşündüğümüzden çok daha karmaşık olabilir.

- A comunicação deles pode ser muito mais complicada do que nós pensamos.
- Sua comunicação pode ser muito mais complexa do que pensávamos.

- Bilgisayar karmaşık bir makinedir.
- Bilgisayar kompleks bir makinedir.

O computador é uma máquina complicada.

Yırtıcılar, avlarını alt etmenin karmaşık yollarını bulmak için evrimleşmek durumunda.

Os predadores têm de desenvolver formas mais sofisticadas de enganar as presas.

Bu süre zarfında... ...hayvanlar âlemindeki en karmaşık görme yetisini geliştirdi.

E, desde então, desenvolveu a visão mais complexa do reino animal.

Karmaşık konuları hatırlamanıza yardımcı olması için bir anahtar kelime kullanabilirsiniz.

Você pode usar uma palavra-chave para ajudá-lo a lembrar assuntos complicados.

Yani, bu durum işleri karmaşık hale getiriyor ve biraz da korkutu.

isso deixa tudo complicado e um pouco assustador.

Ve sonra çok daha karmaşık ve birinci sınıf bir ölçü ile başka bir şiir yazıyor ve

E então ele produz outro poema em um medidor muito mais complexo e de alta classe, e diz