Translation of "Ormanın" in Polish

0.004 sec.

Examples of using "Ormanın" in a sentence and their polish translations:

Aslan ormanın kralıdır.

Lew jest królem dżungli.

Mantarlar ormanın geri dönüşümcüleridir.

Grzyby są leśnym systemem recyklingu.

Neredeyse ormanın zihni gibi.

To prawie jak leśny umysł.

Ormanın perili olduğu söyleniyor.

Mówi się, że ten las jest nawiedzony.

Güneş ormanın arkasında battı.

Słońce zaszło za lasem.

Yuvasından çıkmış, ormanın kenarında dolaşıyordu.

Wyszła z legowiska, zmierzała na skraj lasu.

Geceleyin, ormanın meyveleri tamamen onlara kalır.

Nocą mają wszystkie owoce lasu tylko dla siebie.

Hayat dolu bu ormanın bereketli yaşamı

z lasem tętniącym życiem

Yarın ormanın bize sunacağı maceraları kim bilir?

Kto wie, jakie wyzwania w dżungli czekają na nas jutro.

Geceleri... ...ormanın ağaç örtüsü fantastik yaratıklarla canlanır.

Nocą w koronach drzew dżungli ożywają fantastyczne stworzenia.

Geceleri ormanın derinlikleri çok tehlikeli olduğu için

W głębszej części lasu jest bardzo niebezpiecznie nocą,

Ve onu alıp puslu ormanın derinliklerine götürdü.

I zabrał ją do mglistego lasu.

Bunu yaparsan ormanın tüm sürecine müdahale etmiş oluyorsun.

że zakłócasz funkcjonowanie całego lasu.

Ağaç örtüsünün altındaki ormanın zeminine ay ışığının sadece yüzde ikisi ulaşıyor.

Pod korony drzew dostaje się tylko dwa procent światła pełni.

Kar yüzünden ormanın zemininde yiyecek bulmak pek mümkün değil. Başka yerlere bakmalı.

Śnieg utrudnia znalezienie pożywienia w runie leśnym. Musi poszukać gdzie indziej.

Ormanın diğer hayvanları düğün dansını izlemeye geldi ve onlar da bütün gece ay ışığı altında dans ettiler.

Inne leśne zwierzęta przyszły oglądać weselne tańce, a wkrótce i one ruszyły w tan w księżycową noc.