Translation of "Kendisine" in Polish

0.007 sec.

Examples of using "Kendisine" in a sentence and their polish translations:

Kendisine büyük odayı aldı.

Ona ma duży pokój dla siebie.

Büyük odayı kendisine aldı.

Sam zajmuje ten wielki pokój.

Hiç kimse kendisine gülünmesinden hoşlanmaz.

Nikt nie lubi być wyśmiewany.

Kendisine yöneltilen sorulara cevap vermekten kaçındı.

On odmówił odpowiedzi na zadane mu pytania.

Tom orada öylece durup Mary'nin aynada kendisine bakmasını izliyordu.

Tom tylko stał tam, patrząc, jak Mary przegląda się w lustrze.

Tom kahve cezvesini aldı ve kendisine bir fincan koydu.

Tom wziął dzbanek z kawą i nalał sobie do filiżanki.

Tom'u kendisine zarar vermekten durdurmak için bir şey yapmak zorundayız.

Musimy coś zrobić, aby powstrzymać Toma przed zrobieniem sobie krzywdy.